Psikiyatrist Prof. Dr. Kemal Sayar, kaygının gayet doğal, hepimizde olması gereken bir duygu olduğunu belirterek, “Kaygı arttığı zaman bizi felç etmeye başlar” dedi.

Konya’da 9-14 yaş aralığındaki öğrencilerin milli ve manevi değerlerle yetişmeleri ve kendilerini geliştirmelerine katkı sağlamaları maksadıyla faaliyetlerini sürdüren Bilgehaneler, konferanslarını sürdürüyor.

Daha önce Beyhan Budak’ın “Ebeveyn-Çocuk İlişkisi” ve Rukiye Karaköse ile “Ailede Pozitif Disiplin’’ temalı konferanslarla öğrenciler ve aileleriyle buluşan Bilgehaneler’e, son olarak Türkiye’nin önemli psikiyatristlerinden Prof. Dr. Kemal Sayar konuşmacı olarak katıldı.

“Pandemi Sürecinde Ebeveyn Olmak” konulu çevrimiçi gerçekleştirilen konferansta konuşan Sayar, kendisine böyle bir imkanı verdiği için Konya Büyükşehir Belediyesi’ne ve Bilgehanelere teşekkür etti.

“KOVİD, ORTAK BİR İNSANLIK PROBLEMİ HALİNE GELDİ”

Dünyanın çok tuhaf bir durumla karşı karşıya olduğunu ifade eden Prof. Dr. Sayar, “Toplam ağırlığı birkaç gram olan bir virüs, görünmez bir bela, bütün dünyayı kasıp kavuruyor. Buradan birçok ders çıkarmamız gerekiyor. İnsanlık olarak biz çok ileriye gittiğimizi zannediyorduk. Kumdan kaleler yapmıştık, kendi başarımızı alkışlıyorduk. Fakat kontrolden çıkan bir virüs bütün dünyayı dize getirdi. Anlı şanlı ekonomileri dize getirdi. Sınıf farkı bazen olduysa da ayırt etmeden devlet başkanlarına, krallara, toplumun müreffeh kesimlerine, en zengin uluslara da en fakir uluslara da aynı oranda ulaşarak ortak bir insanlık problemi haline geldi.” dedi.

“KAYGI ARTTIĞI ZAMAN BİZİ FELÇ ETMEYE BAŞLAR”

Kaygının gayet doğal, hepimizde olması gereken bir duygu olduğunu belirten Sayar, şunları kaydetti: “Kaygı arttığı zaman bizi felç etmeye başlar. Kaygı çoğaldığı zaman yapamayacağım, edemeyeceğim, bu hastalık mutlaka beni bulacak, hiçbir sebep yokken bu hastalık yüzünden öleceğim, çok kötü şeyler yaşayacağım gibi senaryolar yazmaya başladığımızda işte o zaman kaygı bizi felç etmeye başlamış demektir. Mesela Kovid döneminde kaygılanmanın biraz doğal olduğunu kabulleneceğiz. Ama kaygının azı yarar çoğu zarar. Bu kaygı beni doğru eylemlere sevk eder, kalabalığa karışmaktan alıkoyar, maskemi düzgün takmamı sağlar, kalabalık ve kapalı ortamlarda uzun süre kalmamı sağlarsa ne ala. Ama gece gündüz virüs şuradan gelecek, buradan gelecek, bacadan girecek, pencereden girecek deyip kendine sürekli stres üretirsen o işte beni felç etmeye başlayan bir kaygı haline geliyor.”

Psikiyatrist Sayar, ayrıca “Pandemide çocuklarımızla aileler olarak ne tür duygular yaşıyor olabiliriz?”, “Ruhsal dayanıklılık dediğimiz şey nedir?”, “Pandemiden daha dayanıklı nasıl çıkılır?”, “Uzaktan eğitimin çocuklar üzerindeki etkisi”, “Sağlıklı aile yapısı ve pandemide ebeveyn olmak” konularında ailelere önemli bilgiler verdi.

Bilgehanelerde “Eğitimli Aileler Bilge Nesiller” projesi kapsamında ailelerin çocuk eğitimine aktif katılımını sağlamak ve aile bağlarını güçlendirmek amacıyla alanında uzman kişilerin eğitimleri devam edecek.

(Haber Merkezi / Haber Kent)