Yükseköğretim Kurumu (YÖK) 100/2000 Doktora Projesinin yeni çağrı döneminde “Deprem Çalışmaları” ve “Afet ve Acil Durum Yönetimi” gibi dikkat çekici yeni güncel alanlar yer aldı.
Yurdun ihtiyaç duyduğu alanlarında doktoralı insan kaynağını yetiştirmeyi hedefleyen, “Yeni YÖK”ün bir Türkiye projesi olarak kurguladığı “YÖK 100/2000 Doktora Projesi” 4. yılını doldurdu. Gördüğü yoğun ilgi neticesinde öncelikli alanlarda sisteme dâhil olan ve şu ana kadar desteklediği doktora öğrenci sayısı ise 5 bini geçti. İlk mezunlarını vermeye başlayan proje, ülkedeki bin kişi başına düşen doktora mezunu sayısının üst seviyelere çıkması yönünde katkı sağlamakla birlikte ülkedeki güncel sorunlarının çözümüne yönelik yetişmiş nitelikli insan kaynağını da yetiştirmeye yardımcı oluyor.
İHTİYAÇ DUYULAN GÜNCEL ALANLARDA YETİŞMİŞ DOKTORALI İNSAN GÜCÜ DESTEĞİ SAĞLANDI
100/2000 Doktora Projesi, “Geleceğin Türkiye’si için Güçlü Nesiller Yetiştirme Projesi” ile yola çıkan YÖK, Türkiye’nin küresel alandaki rekabet gücünü artırmak amacıyla önümüzdeki 10 yılda ihtiyaç duyulacak alanlarda geleceğe yatırım yapmayı hedefliyor. Güçlü nesiller yetiştirmek için geleceğe yatırım yapmakla kalınmayıp günümüzde de ihtiyaç duyulan güncel alanlarda da nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesini en önemli misyonlar arasında.
Bu kapsamda “Türkiye’nin Otomobili” projesinin üretiminde ihtiyaç duyulacak doktoralı insan gücünün yetiştirilmesi için YÖK 100/2000 Doktora Projesi kapsamına 3 yeni bilim alanı eklenirken, ülkenin savunma sanayinde “Yerli ve Milli Teknoloji Hamlesine” katkı sağlamak amacıyla da 7 yeni bilim alanı daha projeye eklendi. Ayrıca koronavirüs salgını ile mücadelesine katkı sağlamak amacıyla “Pandemi Dönemi Özel Çağrısı”na çıkan YÖK, Bu bağlamda “aşı ve ilaç” çalışmalarına katkıda bulunarak YÖK 100/2000 Doktora Projesi ile bursiyerleri de gurur kaynağı oldu.
Projeye Türkiye’de sıkça yaşanmakta olan depremlere yönelik olarak bu alanda nitelikli insan kaynağının yetişmesi adına “Deprem Çalışmaları (Sismik İzolasyon Yöntemleri, Depreme Dayanıklı Malzeme Teknolojileri, Entegre Teknolojiler, Pratik Güçlendirme Teknolojileri, Jeofizik Çalışmalar-Diri Fayların Tespiti, Deprem Risk Çalışmaları, Zemin Yapısının Tespitine Yönelik Çalışmalar, Deprem Yapı Sönümleyicileri, Yapı Operasyonel Modal Testler, Deprem Erken Uyarı Sistemleri, Tsunami Erken Uyarı Sistemleri, IoT Tabanlı Akıllı Deprem Uyarı Sistemleri dâhil)” ile “Afet ve Acil Durum Yönetimi” alt alanları eklendi.
Yurdun enerji kaynaklarını etkin kullanabilmesi ve var olan enerji ihtiyacının denizlerde yürütülen çalışmalarla sorunsuz bir şekilde tespit edilebilmesi adına da “Yeraltı Enerji Kaynakları Yönetimi (Derin Deniz Sondajı ve Üretim Teknikleri, Doğal Gaz Üretim/Depolama Teknolojileri, Jeotermal Rezervuar, Petrol ve Doğal Gaz Mühendisliğinde Yapay Zeka ve Makine Öğrenmesi, Deniz ve Kara Sismik Ölçüm
Teknolojileri dâhil)”, Deniz Jeolojisi ve Jeofiziği (Deniz Sismolojisi, Deniztabanı Deprem ve Tsunami Gözlem Teknolojileri, İnsansız Sualtı Araçları projeye eklenenler arasında.
Ayrıca gelecekteki ihtiyaç olmaktan çıkıp günümüzü tehdit eden su kaynağı sıkıntılarının çözümüne yönelik çalışmaların artması ve yaygınlaşmasını teşvik etmek adına “Sürdürülebilir Su Kaynakları (Su Tasarruf Teknolojileri ve Arıtma Teknolojileri dahil)” alt alanında yeniden çağrıya çıkıldığının da altı çizildi.
(Ali Nargüner /İHA)
Kaynak: İHA