Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı ve İl Sağlık Politikaları Başkanı Dr. Abdullah Yıldız, Covid-19 mücadelesi ve aşılamada gelinen son duruma ilişkin, Türkiye’nin bir yıl içerisinde toplamda asgari 200 milyon doz aşıya ihtiyacı olduğunu söyledi.
Dr. Yılmaz, Türkiye’de Covid-19 mücadelesi ve aşılamada gelinen noktayla ilgili yaptığı açıklamada, “Türkiye’de Covid-19’a karşı ilk aşama toplum bağışıklığının oluşabilmesi için en geç 6 ay içerisinde, 50-60 milyon kişinin iki doz aşılanması gerekmektedir. Buna göre, Türkiye’nin ilk altı ay için en az 100 milyon doz ve bunu müteakip ikinci tur aşılama ile bir yıl içerisinde toplamda asgari 200 milyon doz aşıya ihtiyacı var. 30 Aralık 2020’de Sinovac aşılarının ilk partisi gelmiştir. Aşı uygulaması 14 Ocak’ta başlamıştır. 16 Mart tarihi itibariyle yapılan açıklamaya göre; Korona virüs salgınına karşı uygulanan aşı dozu toplam 11.507.367’dir. 2 doz aşı yapılan ve aşılanması tamamlanan kişi sayısı ise 3.569.813’tür. Bugün toplumun sadece yüzde 3’ü iki doz aşıyı alabildi. Öncelik sağlık çalışanlarına verildi. Eğitimciler henüz aşılanmadı” diye konuştu.
“Aşılama kötü gidiyor” değerlendirmesinde bulunan Dr. Yılmaz, şöyle devam etti: “Geçtiğimiz aylarda Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye’nin aşılama kapasitesinin günlük 1 milyon kişi olduğu açıklanmıştı. Bu sayı sadece birkaç gün 800 bin kişiye kadar çıkabildi. (Demek ki elimizde aşı olsa yapılabiliyor.) Ancak son günlerde hızla düşerek, 150 bin civarına kadar inmiştir. Bu hızla gidersek, yani günde 150 bin doz aşı yaparak ilerlersek ülkeyi ancak iki yılda aşılayacağız. Oysa hem mutasyonların çok fazla oluşmaması için hem de salgının kontrol altına alınabilmesi için çok hızlı hareket etmemiz gerekiyor. Aşıların ülkemize geldiği günden bu yana geçen iki buçuk ayda, aşılanması tamamlanan kişi sayısı yaklaşık 3,5 milyon kişi olduğuna göre; toplum bağışıklığı için yeterli nüfusun aşılanması ne zaman tamamlanacağı konusunda ciddi bir belirsizlik vardır. Bu durumun ana sebebinin aşı tedarikindeki aksama olduğu düşünülmektedir. Hükümet Aralık ayının başında aşı temini ile ilgili, Aralık ayında 20 milyon, Ocak ayında da 20 milyon olmak üzere Şubat sonuna kadar 50 milyon doz Sinovac aşısının temin edileceğini açıklanmıştır. Fakat Mart ayı itibariyle sadece 11.507.367 doz aşılama yapılmıştır. Bahsedilen 50 Milyon doz Sinovac aşısının ne kadarının kullanıldığı ne kadarının sözleşme kapsamında teslim alındığı ve ne kadarının halen temin edilmemiş olduğu belirsizdir. Bu konuda yetkililerden tutarsız açıklamalar yapılmaktadır. Öte yandan, 50 milyon doz gelmiş olsa bile, -6 ay içerisinde temin edilip uygulanması gereken toplam 100-120 milyon doz için- geri kalan 50-70 milyon doz için bir bağlantı yapılıp yapılmadığı da belirsizdir. Sağlık Bakanlığı 25 Şubat'ta, Nisan veya Mayıs aylarında aşılamanın tamamlanacağını söylemişti. 11 Mart'taki açıklamada ise 50 milyon kişinin sonbahara kadar aşılanacağına dair hedef verildi. Aşılama hedefinde bu ertelemenin neden yapıldığı açıklanmamıştır. Yine 25 Şubat'ta, Mart sonuna kadar 4,5 milyon doz BioNTech aşısının geleceğinin söylenmesine rağmen, bildiğimiz kadarıyla vatandaşa bir doz bile BioNTech aşısı uygulanmamıştır. Türkiye’ye BioNTech aşısının gelip gelmediği; geldi ise kimlere uygulandığı da belirsizdir. Yeterli sayıda aşının olmaması bir yana, aşı olduğu varsayılsa dahi etkin bir aşılama planı yoktur. Aşıları ve randevuları verip sağlık üniteleri yalnız bırakılıyor. Etkin bir organizasyona ihtiyaç duyuluyor; ne sistem ne de çalışanlar bu yükü kaldıramayacaktır. Şeffaflığa çok ihtiyaç var. Bu aşıların ne zaman geleceğini kamuoyu bilmek durumundadır.”
“VAKA SAYILARI MART AYI İTİBARİYLE ARTTI”
Mart ayı itibariyle vaka sayılarının arttığına dikkati çeken Dr. Abdullah Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Vaka sayıları Mart ayı itibariyle çok arttı. Sivil toplum kuruluşları ciddi bir 3. dalga geldiğini belirtiyor. Vaka sayıları 8 bine kadar inmişti; şimdi 15 bini geçti. Ülkenin Covid-19 haritasında çoğu il kırmızıya dönmüş durumda; önce 17 ildi, şimdi 26 ile çıktı. Test sayısı azalmasına rağmen vaka sayısı artıyor. Demek ki, daha çok test yapsak bu rakamların çok daha yüksek olduğunu göreceğiz. Pandeminin ilk ortaya çıktığı Mart 2020’den Eylül ayına kadar yaklaşık 6 bin kaybımız olmuştu. Kontrolsüz açılmayı müteakip Eylül’den bugüne kadar 24 bin kişiyi kaybettik. Bunlar resmi rakamlar. Gerçek rakamlar bunun üç katı kadar olabilir. Durumun kontrol altına alınabilmesi için: Durumun ciddiyeti hükümet tarafından örnek bir duruşla gösterilmesi gerekiyor. (Kalabalık kongreler, cenaze törenleri vb) Aşılama hızı arttırılmalı; Avrupa 3. Dalgaya girmişken, Türkiye’nin de gireceği gerçeği kabul edilmeli; önlemler buna göre alınmalı, Varyantlar sıkı takip edilmelidir. Sağlık çalışanlarının tükenmişliği konusunda hükümetin yapıcı bir tavır sergilemesi gerekiyor. İyi aşı anlaşmaları, iyi zamanlama ve çeşitlendirme yapılmalı.
Şeffaflık ilkesinden taviz verilmemeli, Aşılama konusu yerel idarelerin karar verme mekanizmasının ana dişlisi olması, Ekonominin desteklenmesi için yeterli bütçe ayırılmalı Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da konunun halkımız adına takipçisi olacağımızı bildirir saygılar sunarız.”
(Haber Merkezi / Haber Kent)