Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Trabzon’da düzenlenen ”Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşması”na katıldı. Bakan Selçuk, kadına yönelik şiddeti gündemlerinden çıkarmak ve şiddet meselesini çözmenin öncelikli çalışma alanları arasında yer aldığını söyledi.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Hamamizade İhsan Bey Kültür Bey Merkezi’nde gerçekleşen Kadın Kooperatifleri Doğu Karadeniz Buluşması’na katıldı. Bakan Selçuk, konuşmasında 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için 9 ilde 160 milyar tutarında yatırım sağladıklarını belirterek, “Kadın Kooperatifleri 4. Bölgesel Buluşmasında sizlerle bir aradayız. 2023 hedeflerimizi gerçekleştirmek için 9 ilde son 18 yılda 160 milyar tutarında bir yatırım sağlamışız. Bakanlık olarak biz ekonomik kalkınmanın yanı sıra sosyal kalkınmanın da eşgüdümlü olarak gerçekleşmesinin çok önemli olduğuna inanıyoruz. Dolayısıyla hem sosyal yardım istihdam dengesini kurmaya işgücümüzü ve istihdamımızı artırmaya yönelik de projeler geliştirmekteyiz. Bu anlamda İş Kur SGK olarak da teşvik uygulamalarımız ve istihdam seferberliklerimizle de sizlerin her daim yanındayız. Kadın ve gençlerimiz başta olmak üzere 2021’de de teşviklerimize devam ettireceğiz ve sosyal devlet olmanın gereğini de yerine getirerek vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
"SOSYAL KORUMA KALKANIMIZI HAYATA GEÇİRDİK"
Yaklaşık 1 yıldır tüm dünya ülkeleri gibi salgınla mücadele ettiklerini Bakan Selçuk, “Yaklaşık 1 senedir tüm dünya ülkeleri ile beraber biz de salgın ile mücadele ediyoruz. Bu süreçte biz de bakanlık olarak salgından etkilenen tüm toplum kesimlerimize yönelik olarak Sosyal Koruma Kalkanımızı hayata geçirdik. Bu kalkanla beraber hem istihdamı korumak istedik hem de kadınlarımızı, çocuklarımızı, yaşlılarımızı, engellilerimizi ve ihtiyaç duyan her kesime yardımlarımızı ulaştırmaya çabaladık. Kovid-19 salgını döneminde Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında buradaki 9 ilimize 1,3 Milyar Liraya yaklaşan bir kaynak aktarmış olduk. İnşallah hep birlikte bu zor günleri de atlatıp, sosyal mesafemizin olmadığı birlikte daha yakın mesafelerle çalışabileceğimiz nice buluşmaları gerçekleştireceğimize inanıyorum. Ve inşallah 2023 hedeflerimiz doğrultusunda da Karadeniz Bölgemiz daha fazla gelişecek, büyüyecek. Kadınlar toplumumuzun yarısı dolayısıyla toplumumuzun yarısının gayreti, çalışkanlığı ile birçok projeye beraber imza atacağız” diye konuştu.
“Toplumsal hayatın ve ailelerimizin temel direği de yine kadınlarımız” diye Selçuk, “Toplumsal hayatın ve ailelerimizin temel direği de yine kadınlarımız. Kadınlarımız; karar alma mekanizmalarında daha fazla ne kadar yer alırsa eğitimde, sağlıkta ve hayatın her alanında ne kadar daha fazla yer alırsa inanıyoruz ki ailelerimiz de o kadar güçlü olacak. Toplumumuz da o kadar güçlü olacak. Buna dair hep beraber farkındalık oluşturmamız gerekiyor. Kadınlarımızın özgüvenlerini yükseltmelerine dair önlerindeki en önemli engellerden bir tanesi maalesef kadına yönelik şiddet. Kadına yönelik şiddeti gündemimizden çıkarmak ve şiddet meselesini çözmek bizim öncelikli çalışma alanlarımız arasında yer alıyor. Bu amaçla Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Eylem Planlarımız kapsamında; ŞÖNİM’lerimiz, kadın konuk evlerimiz, KADES gibi, ALO 183 gibi uygulamalarımızla koruyucu ve önleyici faaliyetlerimiz de devam ediyor. İnşallah bu sene buna dair 4. Ulusal Eylem Planımızı da yürürlüğe koyacağız. sürdürüyoruz. Şiddet, tek başına bir kamu kurumunun ya da bakanlıklarımızın tek başına önleyebileceği bir mevzu değil bunun için Sivil Toplum Kuruluşlarımızın, akademisyenlerimizin, medyanın ve bütün toplumun işbirliği ile ancak üstesinden gelebiliriz. Dolayısıyla kurumlar arası işbirliğinin, STK’ların, medyamızın da çok önemli bir katkısı olmalı ” diye konuştu.
"KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE KAPSAMIMIZI GENİŞLETECEĞİZ"
Konuşmasında kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamını genişleteceklerini kaydeden Bakan Selçuk, “Biz Bakanlığımız öncülüğünde, Adalet Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, Milli Eğitim Bakanlığımız, Sağlık Bakanlığımız ve Diyanet İşleri Başkanlığımız ile 2020-2021 yıllarını kapsayan geniş kapsamlı ’Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Planı’nı yürürlüğe koymuştuk. Bakanlıklar arasında çok iyi bir uyum yakaladık. Hem Adalet Bakanlığımız hem İçişleri Bakanlığımız ile birçok eylemi hayata geçirdik 2020 yılı bitmeden. İnşallah 2021 yılında da bu faaliyetlerimizi daha da arttırarak yeni bir eylem planıyla kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamımızı genişleteceğiz. Biz Mercan Seferberliği adı altında bir oluşum oluşturduk Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi öncülüğünde. İstiyoruz ki Mercan Seferberliği ile hem kadına yönelik şiddetle mücadele edebilelim hem de kadınlarımızın kendi başarı hikayelerini yazabilmelerini sağlayacak fırsatlar sunalım. Kadınlarımız sosyo-ekonomik açıdan güçlensinler, daha iyi eğitim alsınlar, çalışmak isteyen kadınlar iş bulsun, kendi işini kurmak isteyen girişimci ruhuna sahip kadınlarımız hayallerini gerçekleştirsin istiyoruz. Nice başarı hikayeleri yazılsın ve bu hikayeler de inşallah gelecek nesillere rol model olsun. İŞKUR aracılığıyla olsun, diğer bakanlıklarımızın kuruluşları aracılığıyla olsun birçok girişimcilik programları düzenliyoruz. Biz ne kadar girişimcilik semineri düzenlersek düzenleyelim, bir başarı hikayesi dinlemek kadar etkili olmuyor. Dolayısıyla bizim sizlere rol modeli sunabilmemiz için sizlerin bu başarı hikayelerini yazmanız gerekiyor. Bu anlamda kooperatifçilik bunun ilk basamağı ve bu ilk basamağı sağlayabilirsek diğer etapların da geleceğine inanıyoruz. Bizim On Birinci Kalkınma Planımızda da, kadınlarımızın işgücüne katılım oranını yüzde 38,5 gibi bir hedefimiz var. Bu hedeflere ulaşabilmek için de kooperatifçilik gibi çalışmalarımızın çok önem arz ediyor. Aldığımız bütün teşvik ve uygulamalar sayesinde 2002 yılında yüzde 27.9 olan kadınların işgücüne katılma oranını 2019’da yüzde 34,4’e ulaştırmış durumdayız. Yine kadın istihdamı oranı ise yüzde 25,3’lerden yüzde 28,7’ye ulaşmış oldu. Tabi Covid -19 dönemi istihdam hayatı için zor bir dönem oldu. İnşallah bu salgın döneminden sonra verdiğimiz teşviklerle, çalışma dünyamızın katılımlarıyla kadınlarımızın işgücüne katılımı noktasın daha büyük bir ivme yakalayacağımızı, hem istihdam rakamlarını arttıracağımıza hem de işgücüne katılımı arttıracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“KARAR ALMA MEKANİZMALARIMIZDA DAHA FAZLA KADINIMIZ OLDUĞU TAKDİRDE GÜÇLENECEĞİMİZE İNANIYORUM”
“Karar alma mekanizmalarımızda daha fazla kadınımız olduğu takdirde biz ailelerimizin ve toplumumuzun daha da güçleneceğine inanıyoruz” diye bakan Selçuk, ”Bu noktada baktığımız zaman kadın milletvekili oranımız yüzde 4,4’lerden yüzde 17,45’e ulaştı. Belediye başkanlarımızda, mimarlarımızda, avukatlarımızda, öğretmenlerimizin yüzde 60’ı kadın, öğretim görevlilerimizin yarısından fazlası kadın, hakimlerimizin de neredeyse yarısı kadın. Kadınlarımız artık daha çok karar alma mekanizmalarında yer alıyorlar, daha fazla toplumla sosyo ekonomik hayatın içinde yer almaktalar. Tabi ki büyük ölçüde kadınlarımızın kabiliyeti, çalışkanlığı ve özgüvenlerinden kaynaklanıyor. Burada en önemli nokta kadınlarımızın girişimciliğini teşvik edebilmemiz. Girişimcilik, yeni ekonomik fırsatlar nedeniyle büyüme noktasında önemli bir husus bizim için. Kadınlarımız bilgilerini, üretkenliklerini ve yenilikçi fikirlerini ortaya koydukları zaman bu girişimcilikle beraber dünyaysa açılabilen birçok marka değer oluşturabileceğimize inanıyoruz. Ayrıca çalışma hayatında da etkisi büyüyen bir alan girişimcilik. Dolayısıyla kadın girişimcileri ne kadar arttırabilirsek sosyo ekonomik büyümeyi de o kadar arttırabileceğimize inanıyoruz. 2007’den 2019 sonuna kadar yaklaşık 216 bin kadınımızın girişimcilik eğitimi aldığını görüyoruz. KOSGEB tarafından 2019 yılında başlatılan Yeni Girişimci Programı ile kadınlarımıza ayrıcalıklı destekler veriliyor. Bütün bunların sonucu olarak kadın girişimci oranımız geçmişe kıyasla şu anda yüzde 19-20 lere ulaşmış durumda. Özellikle salgın sürecinde çalışma hayatında birçok yeni sosyo-ekonomik ilişkiler ağının oluştuğuna şahit oluyoruz. Artık yeni çalışma modellerini de konuşuyoruz. Bu değişime salgın sonrasında da hazırlıklı olmamız gerekmekte. Yeniçağın gereksinimleri özellikle dijital teknolojilerin insanlığa sunduğu fırsatları da değerlendirerek hazırlıklı olmak durumundayız. Bu noktada e-ticaret üzerinden, Kadın eliyle fark oluşturan bir üretim ve pazarlama ağının yaygınlaşacağını inanıyorum. Özellikle teknoloji alanındaki rakamlara baktığımızda; Son 10 yılda Türkiye’ deki teknoloji girişimleri kurucularının yüzde 16’sının kadın olduğunu görüyoruz. Kadınlar dijital alanda da daha fazla yer alacaklar bu da ancak kadınlarımızın daha fazla girişimci ruhları, yenilikçi yaklaşımları ve özgüvenleriyle mümkün” dedi.
(Bekir Koca - Ozan Köse /İHA)
Kaynak: İHA