Türkiye Kamu-Sen Konya İl Temsilcisi Veli Doğrul, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı. Tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü kutlayan Doğrul, Türkiye Kamu-Sen’in kuruluşundan buyana hiç taviz vermeden, kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini koruma adına çalışmalar yürüttüğünü söyledi. “Devletimizin temelini oluşturan “muasır medeniyet” hedefine yürürken, “Milli hedef belli olmuştur. Ona ulaşacak yolları bulmak zor değildir. Denebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz. Yalnız bir tek şeye çok ihtiyacımız vardır: çalışkan olmak” diyen Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonunu taşıyoruz” diyen Doğrul, açıklamasını şöyle sürdürdü, “Hizmetlerin devamının sağlanması için her platformda ifade ettiğimiz gibi güvenceli istihdamın tek çare olduğu ortaya çıkmaktadır. Taleplerimizin başında yer alan güvenceli istihdam modelinin, beyhude bir istek değil bir gereklilik olduğu görülmelidir. Türkiye Kamu-Sen olarak “Memur Paketi” teklifimiz çalışma hayatının acil sorunlarına çözüm getiriyor. Güvencesiz, kuralsız çalışmanın yaygınlaşmasına neden olan sosyal ve ekonomik politikalar nedeniyle azalan reel ücretlere çare de Memur Paketinde yer alıyor. Pandemi sonrasında özellikle çalışma hayatının büyük bir dönüşüm yaşayacağı ortadadır. Bu dönüşümün çalışanlarımız aleyhine, güvencesizliği körükleyecek, ücretlerin düşmesine neden olacak şekilde gelişmemesi için daha fazla örgütlenmeye ve her zamankinden daha fazla mücadeleye ihtiyacımız olacaktır. İçinde bulunduğumuz durum, yalnızca ülkemizin değil tüm dünyanın ortak sorunudur. Bizler bu sürecin haklarımızın kısıtlanmasına değil emeğin ve emekçinin değerinin anlaşılarak haklarının teslim edilmesine aracı olmasını istiyoruz. İşçisiyle, memuruyla, işsizi ve emeklisiyle tüm çalışanlar olarak büyümesine katkıda bulunduğumuz milli gelirin hakça paylaşılması, sosyal devlet ilkesinin hayata geçirilmesi ancak adaletsizliğe “dur” diyen bireyler ve kurumların çoğalmasıyla mümkün olacaktır.”
“Öneriler Ortaya Koydu”
Türkiye Kamu-Sen olarak, yapılması gerekenlerle ilgili önerilerini de sıralayan Doğrul, şöyle devam etti, “Öncelikle milletimiz için huzurlu ve insan onuruna yaraşır bir yaşam istiyoruz. Yıllardır eriyen maaşları nedeniyle zor günler yaşayan kamu çalışanlarının zararlarının telafi edilmesi için ek zam verilmesini istiyoruz. Kamuda farklı statüde istihdam anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır. Esnek ve güvencesiz istihdam modellerinin kaldırılmasını, tüm kamu görevlilerinin kadrolu, aile birliğinin teminat altına alındığı güvenceli bir istihdam sisteminde tek çatı altına toplanmasını istiyor, “Devletin memuruna sıfat olarak harfler ve rakamlar değil, Devletin kadrolu memuru sıfatı yakışır.” diyoruz. 657 sayılı kanunda liyakat ve ehliyet esaslı değişiklikler yapılmalıdır. Her alanda adalet ve liyakatin esas alındığı, hak eden memurun hak ettiği göreve yükselebildiği bir sistem istiyoruz. Enflasyon kadar zam çıkmazından kurtulmak istiyoruz. Kamu görevlileri ve emeklilerin maaşlarında meydana gelen erime ek zam ile telafi edilmelidir. Bu sorunun kökten çözümü ise enflasyona endeksli değil enflasyon, büyüme ve refah payının dikkate alındığı, maaşların reel artışını hedefleyen ücret politikası yürütülmesidir. Nimette de külfette de adalet istiyoruz. Büyümeden pay istiyoruz. Adil bir gelir dağılımı istiyoruz.
Ailesinin insanca yaşamasına yetecek düzeyde ücret alan kamu çalışanı görmek istiyoruz. Ülkede tasarruf yapma imkânına sahip olmayan ve gelirinin tamamını geçimini sağlamak için harcayan kesimin milli gelirden hak ettiği payı alabilmesi adil bir vergi ve ücret politikasıyla mümkündür. ‘Vergi politikalarında hedef, herkesten kazandığı ile orantılı vergi alınması olmalı, kamu çalışanlarımızın aldıkları cüzi maaş zamları vergi dilimi nedeniyle yok olmamalıdır. Bu nedenle kamu çalışanlarının gelir vergisi oranları yüzde 15’te sabitlenmelidir’ diyoruz. Kamu görevlileri ile birlikte tüm çalışanların örgütlenme, toplu sözleşme ve grev haklarını özgürce kullanabildiği bir ülke istiyoruz. 2018 yılında verilen sözün gereği yerine getirilmeli, 3600 ek gösterge ile ilgili çalışmaların taleplerimiz de göz önünde bulundurularak bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz. Memurlara yapılan bütün ek ödemelerin emekli maaşı ve emekli ikramiyesi hesaplamasında esas alınmasını ve emekliliğin bir kâbus olmaktan çıkarılmasını talep ediyoruz. Kamuda bayram ikramiyesi alamayan tek kesim olan memurlara da dini bayramlar öncesinde bayram ikramiyesi verilmesini istiyoruz.
Covid-19’un meslek hastalığı sayılmasını ve Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanları ve kamu görevlilerinin şehit statüsünde değerlendirilmesini talep ediyoruz.”
(Haber Merkezi / Haber Kent)