Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler göstermektedir ki modern bir deniz gücüne sahip olmak ülkemiz için hayati öneme haizdir” dedi.
Dünya genelindeki donanmalarda uçak gemileri için kesintisiz gerçekleştirilen 150 günlük seyir süreleri bile "büyük bir başarı" olarak ifade edilirken, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bağlı TCG GİRESUN 175 gün, TCG GEDİZ fırkateyni ise 151 gündür seyirlerine kesintisiz olarak devam ediyor.
Türk deniz donanması, mavi vatanının korumasına yönelik yoğun faaliyetleriyle Türkiye’nin denizlerdeki hak, alaka ve menfaatlerinin korunmasında önemli görevler üstlenmeyi sürdürüyor. Preveze Deniz Zaferi ve Deniz Kuvvetleri Günü dolayısıyla yapılan derlemeye göre, Türk Silahlı Kuvvetlerinin önemli unsurlarından biri olan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, verilen görevleri başarıyla yerine getiriyor.
Türkiye’nin denizlerdeki hak, alaka ve menfaatlerini korumak, mevcut ve olası dış tehditlere karşı koymak ve bölgesel güvenlik girişimlerine katkı sağlamak amacıyla denizlerde önemli görevler üstlenen Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Karadeniz’de Karadeniz Uyumu Harekatı, Ege Denizi’nde Denizde Durumsal Farkındalık ve Varlık Gösterme Harekatı ile Akdeniz’de Akdeniz Kalkanı Harekatı’nı kesintisiz olarak gerçekleştirmeyi sürdürüyor.
Mavi vatanda dört farklı bölgedeki iki sondaj ve iki sismik araştırma gemisine aynı anda refakat ve koruma görevini yerine getiren bahriyeliler, birçok uluslararası harekata da katılıyor.
Afganistan, Bosna Hersek, Lübnan, Katar, Suriye, Sudan, Libya, Somali, Atlantik Okyanusu ve Hint Okyanusu dahil bir çok bölgede gerçekleştirilen uluslararası harekatlarda görev alan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personeli, Aden Körfezi, Arap Denizi ve Somali açıklarında deniz haydutluğuyla mücadele etmek için Bahreyn’de oluşturulan Çok Uluslu Birleşik Görev Kuvveti 151’de de görev yapıyor. Görev Kuvvetinin komutası da bir Türk amirali tarafından yapılıyor.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı unsurları, milli görevlerin yanı sıra NATO’ya da katkı vermeyi sürdürüyor. Türkiye, gerçekleştirilen NATO ve uluslararası görevlerde 29 NATO üyesi içerisinde NATO Daimi Deniz Görev Grubu-2 ve NATO Daimi Mayın Karşı Tedbirleri Deniz Görev Grubu-2’ye en fazla katkı veren ikinci ülke konumunda yer alıyor. Ayrıca, NATO Deniz Muhafızı Harekatına da en fazla katkı veren ülke olma özelliği taşıyor.
Öte yandan, Deniz Muhafızı Harekatı Özel Kuvvetler Komuta Kontrol Elementi görevi de 20 Temmuz 2018’den beri Türkiye tarafından yürütülmeye devam ediliyor. NATO’nun bir kriz veya harp durumunda; deniz kuvvetlerini komuta etme imkan kabiliyetine sahip şu an sadece 4 NATO üyesi bulunuyor. Yapımı süren ANADOLU amfibi hücum gemisinin 2022’de hizmete girmesiyle Türk Deniz Görev Kuvveti’nin de kurulması planlanıyor. Bununla birlikte Türkiye NATO’nun bir kriz veya harp durumunda deniz kuvvetlerini komuta etme imkan kabiliyetine sahip ittifaktaki beşinci ülke olacak. Bu kapsamda, NATO Amfibi Görev Kuvveti Komutanı ve Çıkarma Kuvveti Komutanı görevlerinin de 2025’de Türk Deniz Kuvvetleri tarafından yürütülmesi planlanıyor.
“15 TEMMUZ ÖNCESİNE GÖRE SEYİR SÜRELERİ, TATBİKAT VE HAREKAT FAALİYETLERİ ARTTI”
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, gerek milli gerekse NATO’daki sorumluluklarını gerçekleştirdikleri yoğun faaliyetlerle yerine getiriyor. Darbe girişiminin ardından üniforma giyen hainlerden temizlenen Türk Deniz Kuvvetlerinde çalışmalar her geçen gün daha da artıyor. Donanmanın tüm yüzer unsurlarının 15 Temmuz öncesine göre seyir sürelerinde ortalama yüzde 27, tatbikat ve harekat faaliyetlerinde de yüzde 53 oranında artış meydana geldi.
Dünya donanmalarında uçak gemileri için bile 150 günlük seyir süreleri "büyük bir başarı" olarak ifade edilirken, Türk Deniz Kuvvetleri bağlısı TCG GİRESUN 175 gün, TCG GEDİZ fırkateyni ise 151 gündür kesintisiz olarak seyirlerine devam ediyor. Bu kapsamda, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, mavi vatanının korumasına yönelik yoğun faaliyetlerini kararlılıkla sürdürüyor.
“Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler göstermektedir ki modern bir deniz gücüne sahip olmak ülkemiz için hayati öneme haizdir”
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da Preveze Deniz Zaferi’nin yıl dönümü ve Deniz Kuvvetleri Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının yüksek teknolojisi, iyi eğitimli kahraman ve fedakar personeliyle mavi vatanda etkin, caydırıcı ve saygın bir güç olarak varlığını devam ettirdiğini, bununla birlikte Türk Deniz Kuvvetlerinin dünyanın çeşitli denizlerinde üstlendiği uluslararası görevlerle dünya barışına katkı sağladığını aktararak, şu ifadeleri kullandı:
"Son dönemde Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler göstermektedir ki modern bir deniz gücüne sahip olmak ülkemiz için hayati öneme haizdir. Bu çerçevede Deniz Kuvvetlerimizin modern deniz gücü niteliklerini muhafaza edebilmesi için çalışmalarımız aralıksız devam etmektedir. Başta MİLGEM olmak üzere yerli ve milli savunma sanayimizin yeni deniz sistemleri projelerinin hayata geçirilmesiyle Deniz Kuvvetlerimiz çok daha güçlü bir konuma ulaşacak; Ege, Doğu Akdeniz ve Karadeniz başta olmak üzere tüm denizlerde hak, alaka ve menfaatlerimizi azim ve kararlılıkla korumaya devam edecektir."
(İHA)
Kaynak: İHA