Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, ilçede yaşayan 350 bin kişinin hakkını ve hukukunu korumak amacıyla kaçak yapılara mücadelelerini tavizsiz bir şekilde sürdüreceklerini söyledi.
Hazine ya da tarım arazileri üzerine yapılan yapıların hak, imara aykırı yapılan binaların da hukuk ihlali olduğuna vurgu yapan Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, spekülasyon ve dezenformasyon ile haklı çıkmaya çalışanlar şunu bilsin ki, 350 bin Meramlının hakkını korumak adına ne en küçük taviz veririz ne de bir adım geriye atarız” dedi.
Meram Belediyesi kaçak yapılarla mücadelesine hız kesmeden devam ediyor. Özellikle hazine ve tarım arazilerine yapılan kaçak yapılara göz açtırmayan belediye, bu kapsamda yasa tanımamakta ısrar edilen yapıları da tavizsiz yıkıyor.
“Meram Bize Emanet. Sonuna Kadar Sahip Çıkacağız”
Tüm Meramlıların hakkını ve hukukunu korumak amacıyla kararlı bir yol izlediklerini ve duruş sergilediklerini ifade eden Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, bu duruştan asla taviz vermeyeceklerinin altını özellikle çizdi. Kaçak ve imara aykırı yapıların Meram’da yaşayan herkesin hakkına tecavüz anlamı taşıdığına vurgu yapan Başkan Mustafa Kavuş, “Hazine ya da tarım arazilerine yapılan binalar her bir Meramlının hakkına, imara aykırı yapılan yapılar ise hukuka tecavüzdür. Hiç kimse böyle bir hukuksuzluğa göz yummamızı, bu emanete sırtımızı dönüp yapılan kanunsuzluğu görmezden geleceğimizi de sanmasın. Hele ki her bir santimetresi dahi kıymetli olan tarım arazileri. Gıda güvenliği ve tarımın ne denli önemli olduğu son iki yılda salgın ile birlikte çok daha iyi anlaşıldı. Bu sebeple birileri para kazanacak diye tarım arazilerimizden vazgeçecek bir kurum olmadık, olmayacağız. Öte yandan Meramlı hemşehrilerimiz bize oy verirken adaleti gözetelim diye oy verdi. Rusatlı bina yapan ve satın alanlar ile ruhsatsız yapı yapanlar arasındaki hukuku koruyalım diye oy verdi. Biz de bu ilçeyi, hakkı ve hukuku korumak adına her bir Meramlının emaneti olarak görüyoruz. Emaneti layıkıyla korumak bizim en başta gelen görevimizdir” diye konuştu.
“Meram’ın Hakkını Yerken Hukukunu Çiğnerken, Bizim Seyretmemizi Beklemesinler”
Son günlerde kaçak yapı sahiplerinin spekülasyon ve dezenformasyon ile kamuoyunu yanıltmaya çalıştıklarını aktaran Başkan Mustafa Kavuş, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bir algı operasyonu ile süreci asli mecrasından çıkaranlara karşı kamuoyu şunu bilmelidirki;
Burası bir tarım arazisidir!
İkincisi; burası imara kapalı bir bölgedir!
Üç; buradaki yapılaşma 2020’nin Ocak ayında başladığı için iddia edildiğinin aksine yapılara ait ‘Yapı Kayıt Belgesi’ yoktur!
Dört; süreçte tamamen resmi prosedür uygulanmıştır!
Beş, yıkım ile ilgili mahkemenin bir durdurma kararı yoktur, hatta yapılan itirazı mahkeme reddetmiştir!
Altı, yine oluşturulmaya çalışılan algının tam aksine bırakın evlerin içinde eşyalar varken yıkılmasını ekip arkadaşlarımız eşyaları kendi elleriyle dışarı çıkarmışlardır.
Kaçak yapı bir hak ve hukuk ihlalidir. Buna rağmen kaçak yapı ile ilgili tüm mücadelemizi hukuk kuralları çerçevesinde ve vicdani boyutu da göz ardı etmeden yürütüyoruz. Çomaklı Mahallemizde tarım arazisine kanun ve hukuk dışı yapılan 25 adet yapının yıkım kararını uyguladık. Yıkım tamamiyle hukuki süreç takip edilerek gerçekleştirildiği halde bazı basın yayın organlarında ve sosyal medya platformlarında sanki bir hukuksuzluk varmış gibi gösterilmeye çalışıldı. Sanki ortada mahkemenin bir yürütmeyi durdurma kararı varmış gibi algı oluşturulmaya çalışıldı. Oysa ortada böyle bir karar yok, tam tersi mahkeme bu talebi Ağustos ayında reddetti. Burada 2021 yılı Mart ayında başlayan bir süreç söz konusu ve bu kaçak yapılar için Nisan ayında Yapı Tatil Zaptı tutularak mevzuat gereğince ruhsat alınması için süre verildi. Ruhsat alınmayınca, kaldı ki imarlı bir arsa olmadığı için ruhsat almaları mümkün değil. Biz yine de mevzuat çerçevesinde hareket ederek süre vermişiz. Mayıs ayında da encümenimizin aldığı yıkım kararı tebliğ edildi. Yürütmeyi durdurmak amacıyla açılan davayı mahkeme 20 Ağustos’ta reddetti. Buna rağmen sanki böyle bir karar varmış gibi hava oluşturmaya çalıştılar. Ama karar yıkım kararı uygulandı ve tarım arazisine yapılan bu yapılar Eylül ayında ekiplerimizce yıkıldı. Ekiplerimiz, Mayıs ayında tebliğ edilen yıkım kararına rağmen kararı görmezden gelerek yıkılmayan ve tahliye edilmeyen yapılardan eşyaları tahliye ederek yıkımı gerçekleştirdi. Bununla ilgili de gerek fotoğraf gerekse video kayıtları bulunmaktadır. Yine iddia edildiği gibi bu kaçak yapılar 31.12.2017 tarihinden sonra yapıldığı için Yapı Kayıt Belgesi de bulunmamaktadır.
Tarım arazisine yapılan bu yapılarla ilgili yıkım kararı alınmasına rağmen aynı bölgede hukuk tanımaz şekilde yapılaşmaya devam edildiğini tespit eden ekiplerimiz, Nisan ayında tutulan ilk Yapı Tatil Zaptı içerisinde bulunmayan 14 adet yapı için de ayrıca işlem başlattı. Aynı bölge içerisindeki yapıların bir kısmı yıkıldı bir kısmı yıkılmadı iddialarına dayanak olarak gösterilmek istenen bu 14 kaçak yapı ile ilgili olarak da Eylül ayı içerisinde Yapı Tatil Zaptı tutuldu mevzuat gereği işlemleri devam ediyor. Yasal süreç ve alınacak karar doğrultusunda bu yapılarla ilgili de her hangi bir taviz verilmesi mümkün değil.
Bir hususa daha dikkat çekmek gerekirse bahsi geçen kaçak yapıların bulunduğu tarla vasıflı arazinin mülkiyetinin bir kişiye ait olduğu tapu kayıtlarından da görülebileceği gibi yasal süreçte bu kişi üzerinden yürütülmüştür. Dolayısıyla yapısının yıkıldığını iddia eden vatandaşlarımızın hak arayışlarını belediyemiz üzerinden değil aralarında bir ticari ilişki varsa mülkiyet sahibi üzerinden sürdürmeleri kendi menfaatleri açısından da daha uygun olacaktır.
Tüm bunların ışığında kamuoyuna şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki; Çomaklı Mahallesinde vuku bulan olayda mağduriyeti belediyemiz değil bu tarım arazisine bina dikip vatandaşlarımıza satan kişi yaşatmıştır. Bununla ilgili olarak da belediye olarak savcılığa suç duyurusunda bulunmuştur.
Bölgenin uydudan çekilmiş iki yıl önceki fotoğrafı ile bugün çekilmiş fotoğrafı arasındaki içler acısı fark durumu özetlemeye yetiyor da artıyor bile. Burası tarla vasfında bir bölge iken tüm uyarılara rağmen bugün orayı hiçbir kanuni dayanağı olmayan yollarla yapılar yaparak mahalleye çevirmişler. O bölge tarım arazisi. Bu evlerin hemen yanıbaşındaki tarla sahipleri daha mı az akıllı. Onlar da tarlalarını evlerle donatsın. Diğerleri de. Hatta tüm buldukları her boş arsaya, boş dolu her tarlaya bina diksinler biz de seyredelim. Öyle bir dünya da yok, böyle bir Meram da yok. Olmasını bekleyenler varsa beklemesinler. Biz Meram’ı 350 bin insanımızın emaneti olarak görüyoruz. Ve sonuna kadar bu emanete sahip çıkacağız.”
“Sadece Tarım Arazilerine Yapılan Yapılar Değil Tüm Kaçak Yapılarla Mücadele Ediyoruz”
Kaçak yapı ve yıkım çalışmalarının tüm ilçeyi kapsayacak şekilde sürdürürüldüğünün de altını çizen Başkan Kavuş konuşmasını sonunda şu görüşlere de yer verdi. “Kaçak yapı mücadele ile mücadelemizi Meram’ın genelinde sürdürüyoruz. Bu çalışmalar sadece tarım arazilerine yapılan yapılarla sınırlı değil. Tarım arazilerine yapılan kaçak yapıların yanı sıra imar kanununa aykırı şekilde yapılan yapıların yıkımları konusunda da ekiplerimiz denetimler gerçekleştirerek başlatılan hukuki süreç ve kararlar doğrultusunda yıkımlar gerçekleştiriliyor. Bunun yanında imar barışını suistimal ederek kaçak olarak yapıldığı tespit edilen yapılarla da mücadele ediyoruz. Yine hemşehrilerimizin kendi talepleri ile Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından riskli yapı olarak ilan edilen ve yıkılmayı bekleyen yapıların yıkılması konusunda da çalışmalarımız oldu. O binaların yıkımları da belediyemiz tarafından yapılmakta. Bu anlamda son dönemde 135 adet riskli binadan 120’sinin yıkımını gerçekleştirmişiz. Kaçak yapı ile mücadeleyi bir bölgeye indirgemek veya tek bir konu başlığı ile değerlendirmek doğru değil. Biz kaçak yapılaşma konusunda topyekün mücadelemizi sürdüreceğiz ve bu konuda da kararlıyız.”
(Haber Merkezi / Haber Kent)