Beyşehir Belediye Başkanı Adil Bayındır, “Konya’nın denizi, Antalya’nın terası, Yüce Allah’ın hiçbir güzelliği eksik etmeksizin tablo gibi yarattığı bu kentin hak ettiği yere taşınması için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Beyşehir’de bir restoranda basın mensuplarıyla bir araya gelen Başkan Bayındır, göreve geldiği günden itibaren gerçekleştirdikleri, devam eden ve planladıkları projeler hakkında açıklamalarda bulundu. Göreve geldiğini 3 yılın değerlendirmesinin ardından Başkan Bayındır, gündeme ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.
Beyşehir’in hak ettiği yere taşınması için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini vurgulayan Bayındır, “Dünyanın başının belası Covid- 19’u hep birlikte yaşadık inşallah bundan kurtuluruz daha çok bir araya geliriz. Göreve geldiğimiz günün üzerinden 3 yıl geçti. Bu şehir mutlaka Konya basını tarafından izleniyor, yazıyorsunuz bizim dertlerimizle dertleniyorsunuz ilgileniyorsunuz Sizlere teşekkür ediyorum. Beyşehirlinin diliyle temsil ettiğim halkımın diliyle Konya’nın denizi, Antalya’nın terası, Yüce Allah’ın hiçbir güzelliği eksik etmeksizin tablo gibi yarattığı bu kentin hak ettiği yere taşınması için neler hedeflediğimizi nelerin yapıldığını anlatacağım. İki günlük yalan dünyada gönülleri ve kalpleri kırmamak lazım. Bunun yanında altından kalkamayacağımız sözleri söylemememiz lazım. Siyasette bazı şeyler söylenir onu orada bırakmak lazım. O günün koşullarıyla Beyşehir Birliği adını verdiğim birlikte hiçbir siyasi partinin ilçe başkanıyla ve kadrolarıyla ayrım yapmaksızın hizmet verdim” diye konuştu.
“Ben Şehrime Kavga Etmeye, Kalp Ve Gönül Kırmaya Gelmedim. 7’siyle70’şiyle Bir Olmaya Geldim”
Daha önce Beyşehir’de 3 dönem belediye başkanlığı yaptığını anımsatan Başkan Bayındır, şöyle devam etti: “Belediye başkanlığım dönemlerinde devletimin büyükleriyle ve hükumetlerle kavga etmem. Ben seçim atmosferindeki arkadaşlarımla kavga etmem. Her partiye aynı mesafede bakarım. Ben Bağımsız Belediye Başkanıyım. Ben şehrime kavga etmeye, kalp ve gönül kırmaya gelmedim. 7’siyle70’şiyle bir olmaya geldim. yılbaşından sonra dünyada artan bu pandemi belası çok canlarımızı aldı gitti, bizden onlara Allah’tan rahmet diliyorum. Biz inancımızın, geleneğimizin millet karakterimizin gereği birlikten yanayız. Birlik içinde olmak zorundayız. Bayrağımız ezanlarımız bizim vazgeçilmezimiz. Eğer yaşayacaksak bu ülkede bölünmeyeceğiz. Bir ve bütün olacağız diyenlerdenim. Devletimin büyükleriyle diyalogum hep oldu olmaya ’da devam edecektir. Türkiye Cumhuriyetine hizmet edenlere hürmet ederim. Onlara saygı içinde olur ve davranırım. Ben şehrimi yönetmeye, eksikliklerini gidermeye, ciddi projeleri hayata geçirmeye, istihdam diyen vatandaşımın ekmek kapısını çoğaltmaya talip olmuştum. Türkiye’de istihdam kapısı zor hale gelirken Beyşehir pandemi de çok önemli mesafeler aldı. Biz Orta Asya’dan gelen ataların genleriyle burada devlet olmanın onurunu gururunu bilenlerdeniz. Devletimizle iyi geçiniyoruz derken, devlet varsa biz varız diyenlerdeniz. Bizim Huğlu ve Üzümlü’müz var. Hani Aselsan’ın ortaklarının çoğunu teşkil eden her ikisinden de ortaklar var. 244 milyon dolar silah ihracatı yapan Beyşehir, şuan İtalya’dan sonra 2. sıradadır. Konya’da savunma sanayideki payını yükselten yüzde 80- 90’ını teşkil eden benim Huğlu ve Üzümlü’mdür. Konya adına Beyşehir adına ne kadar gururlansak azdır.”
“Beyşehir Hayvancılıkta Önde”
Belediye Başkanı Adil Bayındır Beyşehir’in hayvancılıkta da önde olan ilçelerinden birisi olduğunu belirterek, “Beyşehir hayvancılıkta çok öndedir. Doğanbey’imizi ihmal edemeyiz. Et, süt, hayvancılık bölümü açısından İstanbul pazarının hakimidir. Kurucuova , Yeşildağ’ı, Dumanlı’yı, Adaköyü, Gölyaka’yı hem seracılık konusun da hem hayvanlık konusunda bölgemizin bütün beldelerini yavaş yavaş istikametlerini belirleyerek onları da bölge ekonomisine, ülke ekonomisine katkı yapmaları adına gayretler içindeyiz. Planlarımız bu doğrultuda. Hayvancılık organize bölgeleri planlarını bu civara yaptık ve dağıtıyoruz. Karaali, Sadıkhacı bunlar bizim 4’er bin, 5’er bin nüfusu 3’er bin nüfusu olan yerlerimiz velhasıl 67 mahallemiz vardır. Bu mahallelerin 12 dış mahalledir. Bir bütünlük için de ayrım yapmadan kim oy verdi vermedi demeden dün de öyleydim. O eski 3 dönemimde de öyleydim, bugün de öyleyim. Hizmet veriyoruz. 1989’dan itibaren 3 dönem neysem hele hele 69 yaşına gelmiş 68 yaşını bitirmek üzereyken aday olmuş seçilmiş Bağımsız bir Belediye Başkanıyım. Tamburdan geçmiş diye bir laf vardır. Hayatta hayatın tamburu hani bu dağlardan taşlar kopar dereler içinde aktarıla aktarı’la gelirken birbirine çarpa çarpa çarpa köşeleri silinir. Egosunu yenen, ‘ben’ demeyelim ‘biz’ diyelim tevazu kaybetmeyen tamburdan geçmiş olur” ifadelerini kullandı.
(MÇ/ Haber Kent)