İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Konya Şube Başkanı Dr. Süleyman Kamil Akın, sundukları çözüm önerilerinin gerçekleşmesi ile “Mesleğimizin değeri ve meslektaşlarımızın refahı artacak, güvenli ve refah içerisinde bir ülke inşa edilmeye devam edecektir” dedi.
İMO Konya Şube Başkanı Dr. Süleyman Kamil Akın, hafta sonu gerçekleştirilecek seçimlerde Başkanlığa yeniden adaylığını açıkladı.
Akın, seçimlerde listesinde yer alan yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Konya Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında, “Kıymetli mesleğimize ve bizim için çok çok değerli Meslektaşlarımıza hizmet etmek Onuruna ulaşmak amacı ile İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şubesi 17. Dönem Olağan Genel Kurulu’nda birbirinden kıymetli arkadaşlarımız ile birlikte yola çıktık” ifadelerini kullandı.
Başkan Akın, deprem başta olmak üzere meydana gelen doğa olaylarının ortaya çıkardığı içimizi yakan, can ve mal kayıplarının önüne geçmenin tek yolunun her yapının fizibilite çalışmasından başlayarak, proje, yapım ve kullanım süreçlerinin her aşamasının etkin kontrol ve denetimlerinin inşaat mühendislerince yapılması olduğunu vurguladı.
“Bu sağlandığı takdirde her doğa olayında ortaya çıkan can kayıplarımız ortadan kalkarak, ülke ekonomisine olan etkileri de azami ölçüde azalacaktır” diyen Başkan Akın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu sağlandığı takdirde her doğa olayında ortaya çıkan can kayıplarımız ortadan kalkarak, ülke ekonomisine olan etkileri de azami ölçüde azalacaktır.
Bu amaçla, yapım sürecinde görev alacak tüm meslektaşlarımızın uzmanlıklarının bağımsız şekilde akredite edilmesi ve her aşamada işin türüne göre akreditasyona sahip meslektaşlarımızın görev almasının sağlanması bir gerekliliktir.
Mevcut yapı stokunun ise 5 yıllık periyotlarla Akredite ve Bakanlıkça atama yolu ile görevlendirilen İnşaat Mühendislerince Denetlenmesi ise çeşitli sebeplerle (Korozyon, geçmiş deprem etkileri, kullanım amacının değişmesi sonucu projelendirilmiş yük ve Bina önem katsayısının değişmesi, taşıyıcı sisteme yapılan çeşitli müdahaleler vb.) ortaya çıkan ve yapı güvenliğine etki edecek faktörlerin önceden belirlenmesine ve önlem alınarak ortaya çıkacak can ve mal kayıplarının önüne geçecektir.
Şantiye Şefi ve Fenni Mesuliyet ücretlerinin Yapı Denetim sisteminde olduğu gibi Bakanlıkça ödenmesi de hem etkin denetime katkı sağlarken, Meslektaşlarımızın emeklerinin karşılığının garanti altına alınmasını sağlayacaktır.
Yapı Denetim Sisteminde fiili ve etkin denetimin sağlanması hepimiz için çok büyük önem arz etmektedir. Bu konuda Akredite olmuş teknik personelin fiili çalışmasının sağlanması amacı ile çoklu doğrulayıcı ve taklit edilemeyen (Parmak izi ve konum ile aktive olan) yazılımların kullanılmasının sağlanması keyfiyetten öte bir zorunluluktur.
Akredite müşavirlik firmalarının kurularak, yapı denetim ve fenni mesuliyet kapsamında yapımı gerçekleştirilen yapılarda kontrollük hizmeti vermesi de yapı güvenliği açısından büyük önem arz etmektedir.”
“Müteahhitlik Yasası’nda Değişiklik Yapılmalı”
Akın, müteahhitlik yasasında yapılacak değişiklikle en alt gruptan başlayarak taahhüt türüne göre akredite teknik personel bulundurulmasının sağlanması gerektiğine işaret ederek, “Yapım aşamasında görev alacak Teknik Personel Akreditasyonu hem meslektaşlarımızın iş imkanlarını çeşitlendirecek hem de talep edilir hale gelmesini sağlayacaktır. TMMOB yasasının tam temsiliyet sağlayacak şekilde değiştirilmesi ise bir zorunluluktur. Bu sayede Mühendis ve Mimarların yatırım, yönetim ve benzeri kararlarda etkinliği artacak, mevcut bilgi ve tecrübenin paylaşımı ise ülke geleceğine her anlamda büyük katkı sağlayacaktır.
Az önce saydığımız tüm aşamaların gerçekleşmesi ile mesleğimizin değeri ve meslektaşlarımızın refahı artacak, güvenli ve refah içerisinde bir ülke inşa edilmeye devam edecektir” diye konuştu.
(Haber Merkezi / Haber Kent)