Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Bayram Ali Çeltik, büyüklüğü açısından Türkiye’de 7. sırada olan Burdur Gölü’nde su seviyesinin son 50 yılda 17 metre düştüğünü belirterek, bu düşüşün gölün yüzde 40’a varan hacmini ve su potansiyelini kaybetmesine neden olduğunu söyledi. Bilimsel çalışmalara göre gölün daha da küçüleceğini öngören Çeltik, "Üzülerek ve korkarak ifade ediyorum ki, böyle giderse Göller Bölgesi eski bir isim olarak anılacak. Çocuklarımız, torunlarımız bunu sadece ismen bilecek. Bu ekosistemi çocuklarımız korkarım ki göremeyecek" dedi.
Son yıllarda suyu hızla çekilen ve kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kalan Burdur Gölü ile ilgili açıklama yapan Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Bayram Ali Çeltik, 50 yıllık çalışma ve gözlem sonuçlarına dayanarak gölün su seviyesinde 17 metrelik bir düşüş yaşandığını söyledi. 17 metrelik düşüşün gölün yüzde 40’a varan hacmini ve su potansiyelini kaybetmesine neden olduğunu kaydeden Çeltik, "Düşme nedenlerinden bir tanesi yağış rejiminin bozulması ve iklim değişikliği. Asıl olan nedeni ise gölü besleyen yolların önüne göletler ve barajlar yapılması. Yanlış yönetilen, öngörülemeyen projeler sebebiyle gölün hacmi yüzde 40’a düştü. Tabii ki de göz ardı edemediğimiz sondajlar da var. Bugün Burdur Gölü civarında onlarca kaçak sondaj var. Bu sondajlardan ne kadar su tüketildiğini bilmiyoruz" dedi.
"KORKARIM Kİ ’GÖLLER BÖLGESİ’ ESKİ BİR İSİM OLARAK ANILACAK"
Çeltik, kaçak ve bilinçsizce açılan kuyuların, vahşi sulamanın, barajlar ve göletlerin Burdur Gölü’ne ciddi şekilde zarar verdiğine dikkat çekti. Yapılan bilimsel çalışmalara dayanarak Burdur Gölü hakkında öngörüde bulunan Çeltik, şu ifadeleri kullandı:
"50 yılda yapılan çalışmaları izlediğimizde Burdur Gölü’nün daha da küçüleceğini söyleyebiliriz. Bununla ilgili rakam vermek çok kolay değil. Sondajlarla vatandaşın ne kadar su tükettiğini bilmiyoruz. Yağış rejimi ile ilgili öngörüler var ama net bir rakam yok. Geçmişteki 50 yılı değerlendirdiğimizde sudaki yüzde 40 düşüşün önümüzdeki yıllarda da hızla devam edeceğini söyleyebiliriz. Üzülerek ve korkarak ifade ediyorum ki, böyle giderse Göller Bölgesi eski bir isim olarak anılacak. Çocuklarımız, torunlarımız bunu sadece ismen bilecek. Bu ekosistemi çocuklarımız korkarım ki göremeyecek."
"BÖLGEDE TARIM VE HAYVANCILIK KONUSUNDA YENİ POLİTİKA GELİŞTİRİLMELİ"
Burdur Gölü’nün korunması için kaçak sondajların önüne geçilmesi gerektiğini dile getiren Çeltik, tarım ve hayvancılık konusunda da yeni politikaları hayata geçirmenin önem arz ettiğini vurguladı. Çeltik, "Sonuç olarak yer altı suyunun yüzde 70’i tarımda kullanılıyor. İnsanlar kaçak sondajlar yapıyor. Bu bölgede tarım ve hayvancılık konusunda yeni politika geliştirilmeli. Ekosistem ve canlıları kurtarmalıyız" diye konuştu.
Burdur Gölü, Türkiye’nin en büyük 7. ve tuzlu en büyük 3. gölü olarak biliniyor. En derin bölgesi 61 metre olan Burdur Gölü’nün tuzlu olması sebebiyle kışları donmaması, canlı yaşamı açısından oldukça önem taşıyor. Buzlanma ve donma yapmayan göle özellikle göçmen kuşlar kışları geçirebilmek için göç ediyor. Burdur Gölü, aynı zamanda jeolojik süreçler boyunca oluşturduğu çökellerle Burdur’a da ev sahipliği yapıyor. Bölgede inşa edilen her yapının, milyonlarca yıl önce Burdur Gölü tarafından oluşturulan çökeller üzerine temellendirildiği biliniyor.
(Huriye Ferah Vanlı /İHA)
Kaynak: İHA