DEVA Partisi Konya İl Başkanlığı Sağlık Politikaları İl Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Yıldız, Kanser Haftası dolayısıyla yayımladığı mesajında, “Yaklaşık 150 kanser türü vardır ve bu türlerin ortaya çıkış nedeni olan faktörler, seyirleri ve tedavi şekilleri farklılık içerir. Bu sebeple toplumun bu konuda doğru bilgilendirilmesi, kanserden korunma ve erken tanı için önemlidir” dedi.

Yıldız, yayımladığı mesajında, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek artan kanser hastalığına karşı tarama testlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini söyledi.

1-7 Nisan tarihleri arasında kutlanan Ulusal Kanser Haftası nedeniyle mesaj yayımlayan DEVA Partisi Konya İl Başkan Yardımcısı Dr. Abdullah Yıldız, “Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek artan kanser hastalığına karşı halkımızda farkındalık yaratmak, kansere sebep olan faktörleri dillendirmek, tarama testlerini yaygınlaştırmak ve bu testlere halkın katılımını sağlamak amacımız olmalıdır. Kanser organ veya dokudaki hücrelerin düzensiz ve kontrolsüz olarak çoğalması ile ortaya çıkan kötü huylu bir hastalıktır. Dünyada her 5 kişiden biri ömrü hayatında bir kanser türüne yakalanır ve 8 erkekten 1’i, 11 kadından 1’i kanser nedeni ile hayatını kaybeder. 2012'de tüm dünyada yeni kanser vakası 14,1 milyon, ölüm sayısı 8,2 milyon olurken, bu rakamlar giderek artmış; 2020 yılında 19,3 milyon yeni vaka, 10 milyon ölüm sayısına yükselmiştir” dedi.

“Kanser Hastalığında Ülkemizin Durumu İç Açıcı Değil”

Dr. Abdullah Yıldız, Türkiye’nin kanser hastalığında durumunun iç açıcı olmadığının üzerinde durarak, “Kanser hastalığının ülkemiz açısından da durumu çok iç açıcı değildir. 2020 Türkiye kanser haritasına bakarsak;  Nüfus 84 milyon yeni kanser vakası 233 bindir. Kansere bağlı ölüm sayıda 126 bindir. Bu hastaların 5 yıl sağ kalımı ise, 581 bindir. Ülkemizde erkeklerde en sık görülen kanser türü akciğer kanseri %25,8 iken,  %14,6 oranla prostat kanseri, % 9 ile kolorektum, %7,9 ile de mesane kanseri izlemektedir. Kadınlarda ise en sık %23,9 ile meme kanseri görülürken bunu %10,9 ile tiroid, %9,1 ile kolorektal, %7 ile akciğer, %5,9 ile rahim kanserinin izlediği tespit edilmiştir. Dünyada gelişmiş ülkelerde kanser insidansı yüksek iken, geri kalmış ülkelerde bu oran daha düşüktür fakat 2040'larda kanser görülme sıklığı geri kalmış ülkelerde beslenme yetersizliği, kötü hayat şartları, erken tanı ve tedavi yetersizliği sebebi ile daha da artacağı düşünülmektedir. Ülkemiz 100.000'de kişi başına düşen vaka sayısı 231,5 ile sıralamada 50. sırada yer almaktadır. Tüm dünyada 2040 yılına kadar kanser vaka artışında öngörülen oranın %47 olması beklenirken, kanser bilincinin ve farkındalığının bir kez daha önemi ortaya çıkmaktadır.”

Yaklaşık 150 Kanser Türü Var

Kanserin nedenleri hakkında da bilgi veren Dr. Yıldız, şöyle devam etti: “Kanser hastalığının nedenlerini sıralarsak, çevresel faktörler (önlenebilir), sigara, enfeksiyonlar, hareketsiz yaşam, alkol kullanımı, obezite, kalıtsal faktörler (önlenemez, erken tanı çok önemli), Rastgele mutasyon (önlenemez, çoğu yaşlanma ile ilgili) şeklinde üç ana başlıkta toplanmaktadır.  Yaklaşık 150 kanser türü vardır ve bu türlerin ortaya çıkış nedeni olan faktörler, seyirleri ve tedavi şekilleri farklılık içerir. Bu sebeple toplumun bu konuda doğru bilgilendirilmesi kanserden korunma ve erken tanı için önemlidir. Dolayısıyla kanser farkındalığını artırmak için haftayı değil 365 günün her dakikasını değerlendirmek, halkımızın kanser ile ilgi okuryazarlığı, erken bulgular, korunma yolları, tarama testleri ve yöntemlerini konusunda daha çok bilgi aktarmak; bunun için de koruyucu hekimlik, ilk basamak sağlık kurumlarını dernek ve sivil toplum örgütlerini sosyal ve görsel medyayı da daha verimli kullanmalıyız.”

“Uzmanlık dalım gereği deri kanserleri konusunda da kısa bilgi vermek isterim” diyen Dr. Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk Dermatoloji Derneği'mizin açıklamasına göre tüm kanser türleri ele alındığında her 3 kanserden biri deri kanseridir. Deri kanserleri gözle görülebilir olması sebebiyle erken tanı ve tedavisi en çok mümkün olan kanser türleridir. WHO verilerine göre tüm dünyada her yıl 132 bin kişinin en kötü huylu tümör olan melanomaya yakalandığını, 3 milyon kişinin de diğer deri kanserlerine maruz kaldığını vurgulamaktadır. Deri kanserlerinden korunmada bize düşen, cildimizde farklılık gösteren yapıların oluşması, bunların hızlıca büyümesi, mevcut benlerin ve lekelerin kanaması, şekil ve renk değiştirmiş olması durumunda vakit kaybetmeden dermatoloğunuza giderek dermaskopik muayene yaptırmanız ve hekim gerekli görür ise hızlıca biyopsi alarak patoloji sonucuna göre tedavinin planlanmasıdır. Deri kanserleri herkeste görülebilmekle beraber açık tenli, renkli gözlü insanlarda daha sık görülür. Güneşten korunmak deri kanserlerinde en önemli faktörken saat 10.00-16.00 arası direkt güneş altında kalmamak özellikle gözlük, siperlikli şapka ve uygun kıyafet ile mutlak mekanik korunma sağlanmalıdır. İmkân dahilinde yüksektir.”

(Haber Merkezi / Haber Kent)