CHP lideri Kılıçdaroğlu, bölgede egemen güçlerin tahrikleri, geçmişten bugüne devam eden gerilim ve kavganın son bulması için Türkiye’nin öncülüğünde İran, Suriye ve Irak’ın bir araya gelerek Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı’nı kurması gerektiğini söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Hatay temasları kapsamında Hatay Akademik Meslek Odaları Kuruluna katıldı. Burada konuşma yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Orta Doğu barış ve İşbirliği Teşkilatı kuracağız. Bunun öncülüğünü Türkiye yapmalı. Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı ne demek? Türkiye, İran, Irak ve Suriye, dört temel ülke bir araya gelmeli ve demeli ki neden kavga ediyoruz? Biz hangi gerekçe ile kavga ediyoruz. Hangi gerekçeyle egemen güçlerin baskısı ve yönlendirmesiyle birbirimizi öldürüyoruz. Biz o zaman kendi ülkelerimizde barışı sağlayabiliriz" dedi.

Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Orta Doğu’da bu savaşların nedeni ne? Sahip oldukları zenginlikler ve petrol bir anlamda onların başına bela oldu. Egemen güçler o zenginliği paylaşmak ve elde etmek için Orta Doğu halklarını bir anlamda yok sayabiliyorlar. Onların birbirlerini öldürmesi için ortam hazırlıyorlar. Çatışanlara baktığınız zaman Allah Allah diye birbirine saldırıyor. Sonunda gelip birbirlerini öldürüyorlar. Bu kavganın tek kazananı egemen güçler. Silahlarını veriyorlar, zorla yaptırım uyguluyorlar. Bu tablo Türkiye’nin kabul edeceği tablo olmamalı. Madem ki milli kurtuluş savaşını verdik ve savaşı egemen güçlere karşı kazandık. O halde biz bölgede barışı sağlayabilmeliyiz. Nasıl yapacağız bunu? Öncelikle Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı kuracağız. Bunun öncülüğünü Türkiye yapmalı. Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı ne demek? Türkiye, İran, Irak ve Suriye dört temel ülke bir araya gelmeli ve demeli ki neden kavga ediyoruz, biz hangi gerekçe ile kavga ediyoruz? Hangi gerekçeyle egemen güçlerin baskısı ve yönlendirmesiyle birbirimizi öldürüyoruz? Biz o zaman kendi ülkelerimizde barışı sağlayabiliriz. Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı dört ülke bir araya gelir ve kendi sorunları konuşur. O zaman biz kendi içimizde barışı sağlayabiliriz. Bir araya gelebiliriz. Varsa bir sorun, akıl var mantık var. Bu sorunu çözme kapasitesi var mı? Evet kapasite var. Birlikte çok şey yapabilir miyiz? Evet birlikte çok şey yapabiliriz. Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı üyesi 4 ülke bir araya gelirse bir araya geldiği zaman kendi sorunlarını konuşurken toprak bütünlüğü ile ilgili bir sorun var mı? Burada bir sorun yok. Kendi ülkelerinde barış olmasını istiyor herkes. Suriye’de çatışma çıktı, 3 buçuk milyon Suriyeli geldi. Gelsin zaten kimse gelmesin demiyor. Ama orada bir an önce savaşın bitmesi ve bu insanların kendi topraklarına dönmesi gerekiyor. Babaları, dedeleri orada, her şey orada. Ama kendi ülkelerinde huzuru bulamıyorlar. O huzuru bulmalarını sağlamamız lazım. Avrupa’da bana Suriye’yi sordular. Dedim ki siz 10 bin-20 bin göçmen geldi diye kıyamet kopartıyorsunuz. Suriye’de kan aktığı zaman sesiniz çıkmıyor. Suriye’de kan aktığı zaman kulaklarınızı ve gözlerini kapattınız. Suriye gündeminize ne zaman geldi. Suriyeliler ülkenize geldiği zaman Suriye’de yaşananlar da en başta siz sorumlusunuz. Neden güç olarak Suriye’de kan akmasını engellemeden o konuda bir çaba harcadınız neden suskun davrandınız. Mülteciler gitti, beyler kalktı vay efendim siz bunların önünü kesin Almanya’ya gelmesin Fransa’ya gelmesin, İsviçre’ye gelmesin, güney ülkelerine gelmesin dediniz. Nereye gidecek bu insanlar ve kalkıyorsun bunların içinden eğitimli olanları alacağım diğerlerini insan yerine koymuyorsunuz. Diğerleri insan değil mi? Batının ikiyüzlülüğüyle karşılaştılar orada ve bana hak verdiler. Türkiye’nin yaşadığı terör olaylarını görmezden geldiler. Sorun nasıl çözülür dediler. Siz de bu 4 ülkeyi barışa teşvik edeceksiniz buyurun bir araya gelin, kendi sorunuzu çözün. Orta Doğu’da egemen güçlerin aktif olmasını engelleyin. Egemen güçler Orta Doğu’da kan akmasını isterler, çatışmayı isterler ve beslerler Orta Doğu’ya ilk önce barışı hep birlikte getireceğiz.”

(Adem Karagöz - Mehmet Bayrak/İHA)

Kaynak: İHA