"Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir mesleki eğitim okulu açılmış olacak"
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir mesleki eğitim okulu açılmış olacak. Bu da ülkemiz için, cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerimiz için önemli bir adımdır, hizmettir. Böylece artık mesleki eğitim merkezinde bir zanaat edinme imkanı, kalfalık belgesi alma imkanı olacaktır" dedi.
Adalet Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında "Eğitim ve Öğretim İşbirliği Protokolü" imzalandı. Dikmen Hakimevinde düzenlenen törende konuşan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, eğitim ve öğretim hakkının insanların temel haklarından birisi olduğunu belirterek, bu hakkın hiçbir koşulda engelle karşılaşmaması gereken bir hak olduğunu söyledi. Cezaevinde bulunanların bir meslek ve zanaat kazanarak topluma yeniden kazandırılmalarının kendileri için öncelikli konulardan biri olduğunu ifade eden Gül, "Hükümlü ve tutuklular kendilerine uygun örgün ve yaygın eğitim programlarından yararlanabilmektedirler. Yine iş ve meslek kursları, sosyal kültürel kurslar, dini rehberlik hizmetleri gibi iyileştirici faaliyetler de sağlanmaktadır. Ceza infaz kurumlarında 42 bini hükümlü, 16 bini tutuklu olmak üzere toplam 58 bin kişiye eğitim imkanı verilmektedir. Kurumlarımızda 2019-2020 eğitim öğretim döneminde 6 bin 373 hükümlü ve tutuklu okur yazarlık eğitiminden yararlanmıştır. Yine geçtiğimiz yıl ceza infaz kurumlarında meslek edindirmeye yönelik açmış olduğumuz kurslarla 82 bin hükümlü ve tutuklu meslek edindirme kurslarına katılmışlardır. Bugün imzalayacağımız protokolle tutuklu ve hükümlülere sunulan hizmetlerin iyileştirilmesi amacıyla bir protokol çizilecektir" diye konuştu.
"CUMHURİYET TARİHİNDE İLK DEFA BİR MESLEKİ EĞİTİM OKULU AÇILMIŞ OLACAK"
Gül, şunları kaydetti:
"Ceza infaz kurumlarımızda bir mesleki eğitim okulunun açılması anlamında çok önemli bir şeye imza atacağız. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir mesleki eğitim okulu açılmış olacak. Bu da ülkemiz için, cezaevinde bulunan tutuklu ve hükümlülerimiz için önemli bir adımdır, hizmettir. Böylece artık mesleki eğitim merkezinde bir zanaat edinme imkanı, kalfalık belgesi alma imkanı olacaktır. Hükümlü cezaevinden dışarıya çıktığında bir mesleği, işi yoksa bu kişi hırsızlık yapmaya ya da kötü fiiller işlemeye devam edecektir. Ama işi gücü olsa, bir iş yerinde çalışsa tekrar suç işlemeyeceği hepimizin kabul edeceği bir realitedir. Suç tekrarının önlenmesi bakımından hükümlünün istihdamı önemlidir. Herkese çağrıda bulunuyorum. ’Eski hükümlü’ deyip topluma yalıtmayalım, kazandıralım ve istihdamda da onlardan istifade edelim ki toplum bu anlamda suçla da etkin mücadele etsin, topluma da kazandırmaya çalışalım. Yeni bir sayfa açma hakkı tanıyalım. Bu çerçevede de bu protokolle birlikte Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü içerisinde Milli Eğitim Bakanlığına bağlı hükümlü ve tutuklulara hizmet verecek mesleki eğitim merkezini önümüzdeki ay ortalarında bitireceğiz."
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ise Milli Eğitim Bakanlığı olarak her bireyin yeteneklerine uygun olarak fırsatlara sahip olmasını önemsediklerini söyledi. Hangi şartlarda olursa olsun herkesin eğitim ihtiyacının karşılanmasının devletin görevi olduğunu belirten Selçuk, "Mesleki eğitimin çok ayrı önemi var. Çünkü insanın hayatını kazanması, hayatla ilişkisini barış içinde sürdürmesi mesleki eğitimle, meslek kazanmakla doğrudan dolayı bağlantılı. Kalfalık belgeleri alarak Türkiye’nin her yerinde bazı meslekleri yürütebilmek için bir çok insan için yeni bir pencere anlamına geliyor" diye konuştu.
"BU BİNLERCE MESLEK SAHİBİ OLACAK KİŞİ DEMEKTİR"
Bu bilinçle cezaevlerindeki eğitim hizmetlerini çeşitlendirmek ve yaygınlaştırmak üzere Adalet Bakanlığı ile güzel bir işbirliğini tesis ettiklerini dile getiren Bakan Selçuk, "209 meslek eğitim merkezi kurarak, bu sayı çok önemli çünkü yüzlerce merkezden kurumdan söz ediyoruz. Bu binlerce meslek sahibi olacak kişi demektir. Ceza infaz kurumları bünyesinde lise, mesleki eğitim merkezi veya şubelerin açılması, mesleki eğitim merkezlerinde lise diplomasına erişim programlarına katılım sağlanması, halk eğitim merkezleri tarafından kurslar düzenlenmesi de bu çerçeve içinde yer alıyor. Bunların her birinin ayrı bir önemi var. Bu protokolle de ceza infaz kurumları bünyesinde mesleki eğitim merkezleri kurulması amaçlanıyor. Böylece hükümlü ve tutukluların meslek eğitim merkezlerine kayıtlarının yapılması, kalfalık, ustalık, usta öğreticilik belgesi alması, diploma sahibi olması ve hayatının herhangi bir döneminde de bunlardan yararlanması söz konusu olacak" şeklinde konuştu.
Selçuk, ceza infaz kurumlarında bulunan tutuklu ve hükümlülerden lise öğrenimlerini tamamlamamış kişilerin lise eğitimlerini tamamlamaları amacıyla ceza infaz kurumları içinde müstakil lise veya uygun görülen bir liseye ait şubelerin açılması faaliyetini gerçekleştireceklerini anlattı.
Bakan Gül ve Bakan Selçuk, konuşmaların ardından Eğitim ve Öğretim İşbirliği Protokolünü imzaladı.
Kaynak: İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.