Prof Dr.Atmaca’dan deprem öncesi ve sonrası bina tesisatlarının kontrol edilmesi uyarısı

Prof Dr.Atmaca’dan deprem öncesi ve sonrası bina tesisatlarının kontrol edilmesi uyarısı
MMO Antalya Şube Başkanı Prof Dr. İbrahim Atmaca, son yaşanan İzmir depreminde sabitli olmayan birço...

MMO Antalya Şube Başkanı Prof Dr. İbrahim Atmaca, son yaşanan İzmir depreminde sabitli olmayan birçok eşyanın yıkılarak tehlike oluşturduğunun görüldüğünü belirterek, izlenimlerin hem deprem öncesi hem de deprem sonrası bina tesisatlarında da birtakım önlemler alınması gerekliliğini açıkça ortaya çıkardığını söyledi.

Endüstriyel bina sektöründe tesisat bileşenlerinin çok daha yoğun kullanıldığını ve daha fazla önleme gerek duyulduğunu belirten Başkan Atmaca, konut tipi binalarda da dikkat edilmesi gereken hususların var olduğunu ifade etti.

Makina Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca, bir deprem ülkesi olduğumuzun aklımızdan çıkarmamamız gereken bir gerçek olduğunun altını çizerek, "Şehirleşmeden yapı sağlamlığına, her yönü ile irdelenmesi gereken deprem gerçeği, yapı tesisatlarında da önlem almamızı gerektiriyor. Yapının statiğinde olduğu gibi, mekanik tesisatın kurulmasında da birtakım önlemler alınması gereklidir. Binaların deprem öncesi incelemesi yapılırken bina tesisatları ile ilgili de birtakım gözlemler şarttır. Bu konuda 2 hususa dikkat edilmelidir. Bunlardan ilki mevcut tesisat elemanlarının yapının taşıyıcılarını delerek ve bölerek geçip geçmediği, ikincisi ise mevcut tesisat elemanlarının iyi sabitlenmiş olması ve sismik önlemlerin alınmış olması hususudur.” dedi.

TESİSAT ELEMANLARI TAŞIYICILAR İÇERİSİNDEN GEÇMEMELİDİR

Binalarımızda ısıtma, soğutma, havalandırma, sıhhi ve yangın tesisatlarının bulunduğunu belirten Prof. Dr. İbrahim Atmaca, “Özellikle bu tesisatlara ait borulamaların binanın taşıyıcıları olan kolon ve kirişleri delerek veya keserek geçmelerine kesinlikle müsaade edilmemelidir. Bu tür uygunsuzlukların bina ana taşıyıcı dayanıklılığını etkileyeceği unutulmamalıdır. Deprem öncesi binalarda yapılacak incelemelerde tesisat elemanlarının iyi sabitlenmiş olup olmadığı yanı sıra bu tesisatların ana taşıyıcı kolon ve kirişleri delerek geçip geçmediği de muhakkak gözlemlenerek önlemler ve yaptırımlar hızla devreye alınmalıdır.” dedi.

ASMA TAVAN İÇİNE DİKKAT

Deprem sonrası ana taşıyıcılarda yıkım oluşmasa da tavana bağlı tesisat elemanlarının hasarı sonrasında can güvenliğinin etkilenebildiğinin altını çizen MMO Antalya Şube Başkanı Prof. Dr. İbrahim Atmaca, “Son yaşanan İzmir depreminde binaların ana taşıyıcılarında hasar oluşmasa da sarsıntı sırasında sabitlenmemiş birçok eşyanın devrildiğini gördük. Bu nedenle asma tavanlar içerisinde bulunan klima ve havalandırma cihazları ile bunların borulamalarında sismik önlemlerin muhakkak alınmış olması, askı çubukları veya çelik profiller ile doğrudan tavana montajda oluşacak sismik yüklerinde dikkate alınması şarttır. Bütün bu sebepleri ile mekanik tesisat bileşenlerinin yoğun olarak kullanıldığı endüstriyel ve ticari binalardaki tesisat eleman ve donanımlarının bu bakış açısıyla tekrar kontrol edilmesi deprem sırası veya sonrasında can güvenliği açısından önem arz edecektir” dedi.

Atmaca, özellikle otel ve alışveriş merkezleri gibi endüstriyel ve ticari binaların yoğun mekanik tesisat kapsamı ile dikkat çektiğini belirterek, “Çatılarda bulunan soğutma kulesi, paket klima cihazları, soğutma grupları, klima santralleri ve fanlar gibi mekanik tesisat elemanlarının kaidelerine uygun bağlanmış olması ve bağlantılarda sismik önlemlerin alınmış olması muhakkak gereklidir. Sadece bu ana donanımların değil bu donanımlara bağlanacak boru ve kanal gibi hatlarda da sismik önlemler alınmalıdır. Yapılacak bağlantıların deprem ivmesine bağlı olarak oluşacak sismik yüklere karşı yeterli dayanımda olması gerekmektedir. Yine bina mekanik odalarında bulunan ve sıcak veya soğuk akışkanın depolandığı tankların döşemeye bağlantılarında yeterli dayanımda bağlantı parçaları kullanılmalı ve gerekli hallerde bu tanklar halat veya kuşaklar ile bağlanarak da önlemler alınmalıdır” ifadelerini kullandı.

Depremlerde yaşanan kayıpların belirli bir oranının deprem sonrası bina ve tesisatta oluşan hasarlar ve yangınlardan meydana gelebildiğinin bilinen bir gerçek olduğunu aktaran Prof. Dr. Atmaca, “Deprem sırasında bina tesisatının zarar görmemesi için gerekli önlemlerin önceden alınmasının yanı sıra bina yangın koruma sistemi, duman tahliye fanları gibi tesisat donanımlarının deprem sonrası çalışır vaziyette kalması can güvenliği açısından önemlidir” diye konuştu.

GAZ KAÇAĞINA MÜSADE EDİLMEMELİ

Atmaca, günümüzde evsel olarak kullanımı yaygınlaşan doğalgaz tesisatının deprem sırasında veya hemen sonrasında bina gaz bağlantısının kesilmesinin büyük önem taşıdığının altını çizerek, “Deprem sırasında belli büyüklükler sonrası sismik hareketi algılayarak gazın binaya girişini otomatik olarak kesen mekanik koruma vanaları bina girişlerinde mevcuttur ve ilgili yönetmelikler ile de zorunlu tutulmaktadır. Deprem sırasında bina ana taşıyıcıları zarar görmese ve yıkım oluşmasa dahi oluşabilecek bir gaz kaçağı başta yangın olmak üzere birçok riski barındırmaktadır. Bu nedenle sismik hareketi algılayan gaz kesme cihazı ve gazı kesen selenoid vanalar bu hatlarda önemli rol oynamaktadır. Doğalgaz tesisatında deprem açısından önemli olan bir başka nokta, mutfak fırını, ocak, kombi gibi ev içi cihazların sabit boru tesisatına çok kaliteli tip esnek hortum elemanlar kullanılarak bağlanmasıdır. Esnek hortumlar yeteri kadar uzun olmalı ve cihazın depremdeki hareketlerine kopmadan izin vermelidir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Atmaca sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Bütün bunların yanı sıra daire içerisinde gaz kaçağını algılayan ve daire içi gaz girişini otomatik olarak kesen sistemlerin kullanılması gerek deprem sırası ve sonrasında gerekse de deprem dışı kaçakların tespitinde önem arz etmektedir. Doğalgaz ile çalışan cihazın bulunduğu iç mekânlarda zorunlu tutulan menfezlerin açık olması da bu konuda oldukça önemlidir. Gaz kaçak detektörleri kaçak doğalgaz dışında parfüm, yemek kokusu ve benzeri kokuları da algılayarak gazı kestiği için kullanıcılar tarafından talep edilmese de gerek deprem sonrası gerekse farklı şekillerde oluşabilecek gaz kaçağına karşı alınabilecek en önemli önlemdir. Özellikle kaliteli gaz kaçak detektörlerinin tercih edilmesi söz konusu bu sıkıntıların da önüne geçilmesini sağlayacaktır. Kombi ve su ısıtıcısının duvara veya yere sallanmayacak şekilde monte edilmesine de dikkat edilmelidir. Herhangi bir büyük deprem sonrası kombilerin mutlaka servisine kontrol ettirilmesi, doğalgaz yakıcı cihazlar, su ısıtıcılar, duman bacaları, havalandırma menfezlerinin kontrol ettirilmesi de can güvenliği açısından önemlidir”

(İHA)

Kaynak: İHA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.