“EOS’un üretimiyle birlikte otomasyon sistemlerinde dışa bağımlılığı azaltacağız”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “EOS’un üretimiyle birlikte otomasyon sistemlerinde dışa bağımlılığı azaltacağız” dedi.
Video konferans yöntemiyle EÜAŞ Elektrik Otomasyon Sistemleri (EOS) programının açılış konuşmasını yapan Bakan Dönmez, “Milli Enerji ve Maden Politikası’yla üretimden dağıtıma kadar enerjinin her alanında büyük bir dönüşümü başlattık. Ortaya çıkan veriler de attığımız adımların başarısını gösteren önemli parametreler oldu. Ancak biz enerjiye üretim-tüketim dengesinin çok daha ötesinde bir gözle bakıyoruz. Enerjiyi sadece kaynak yönetimi değil aynı zamanda teknoloji üretimi olarak da görüyoruz. Bakanlığımız bünyesindeki bütün kurumlarda enerji teknolojilerinin yerlileştirilmesi adına önemli adımlar attık. Daha önce EÜAŞ’ın ürettiği 160 MW gücündeki Türkiye’nin yüzde yüz yerli ve milli ilk yerli jeneratörünü Keban Hidroelektrik Santralimizde devreye almıştık. Hemen akabinde ikinci jeneratörü de üreterek toplamda 16 milyon avro civarında bir tasarruf elde ettik. Hız kesmeden üçüncü ve dördüncü jeneratörlerin üretimine de başladık. İnşallah 2021’in ilk yarısında iki üniteyi daha tamamlamış olacağız” ifadelerini kullandı.
“SALGINDA YURT DIŞINDAN YEDEK PARÇA, EKİPMAN YA DA İLGİLİ PERSONEL GETİRMEK SON DÖNEMDE OLDUKÇA SIKINTILI BİR SÜREÇ HALİNE GELDİ”
Dönmez, “HES’lerimizdeki yerlilik oranının artırılması için EÜAŞ’ın Ar-Ge ve teknoloji yatırımları devam ediyor. Otomasyon sistemlerini bugüne kadar çoğunlukla ithal ediyorduk. Bu durum haliyle bazı dezavantajları da beraberinde getiriyordu. Yüksek maliyetlerin yanı sıra teknolojideki hızlı gelişmeler nedeniyle satın alınan sistemler yeni istekleri karşılamada yetersiz kalıyordu. Bazı durumlarda sistem henüz ömür döngüsünü doldurmadan teknik destek sona eriyordu. Ayrıca, eski sistemler için yedek parça bulmadaki zorluklar, sistem güncellemelerinin maliyetli olması, sistemi satan tedarikçinin kapanması veya başka bir firma tarafından satın alınmasıyla teknik desteğin sona ermesi, alınan yazılımlarda donanıma aşırı bağımlılık gibi pek çok konu, bu teknolojinin yerlileştirilmesinin aciliyetini gündemimize getirdi. Yaşadığımız salgın dönemini de göz önüne alırsak, yurt dışından yedek parça, ekipman ya da ilgili personel getirmek son dönemde oldukça sıkıntılı bir süreç haline geldi. Bu durum hem bizlere hem de dünya ekonomilerine yerli üretimin ve teknolojik öz yeterliliğin geliştirilmesinin önemini bir kere daha gösterdi” dedi.
“ARTIK TÜM TESİSLERİMİZİ TEK MERKEZDEN VE OTOMATİK SİSTEMLERLE KONTROL EDEBİLECEĞİZ”
EÜAŞ Elektrik Otomasyon Sistemi’nde kullanılan parçaların büyük bir kısmının yerli imkânlarla oluşturulduğunu açıklayan Bakan Dönmez, “Bugün EÜAŞ’a ait 18 HES’de otomasyon sistemi bulunurken, 28 HES’imizde bu sistemi henüz kullanmıyoruz. 18 santralimizde her ne kadar otomasyon sistemimiz bulunsa da, bu sistem birçok gelişmiş ülkede standart hale gelen hidrolik santral uzaktan izleme ve kontrol işlevlerini yerine getiremiyor. Ayrıca mevcut sistemlerin de belirli aralıklarla yenilenmesi gerekiyor. Bu durumdan doğan dezavantajları lehimize çevirmek için EÜAŞ tesislerinde standart otomasyon bileşenlerinin kullanılması için Ar-Ge çalışmalarını başlattık. En sade anlatımla ifade etmek gerekirse artık tüm tesislerimizi tek merkezden ve otomatik sistemlerle kontrol edebileceğiz. Bu durum zaman, maliyet ve emek kayıplarının da önüne geçecek. Ayrıca santrallerimizin daha verimli çalışmasına da ciddi katkılar sunacak. Burada en önemli hususlardan biri de sistemin hayata geçmesi için yurt içi sanayinin de sürece entegre olması oldu. EÜAŞ Elektrik Otomasyon Sisteminde kullanılan parçaların büyük bir kısmı yerli imkânlarla oluşturuldu. Çok az bir kısmı da yurt dışından tedarik edildi. Böylece toplamda yüzde 92’ye varan bir yerlilik oranına ulaştık” diye konuştu.
“EOS İLE SANTRAL OTOMASYON SİSTEMLERİMİZE YAPILAN SİBER ATAKLARA KARŞI SİSTEMİMİZİ DAHA GÜVENLİ BİR HALE KAVUŞTURACAĞIZ”
“EOS’un üretimiyle birlikte otomasyon sistemlerinde dışa bağımlılığı azaltacağız” diyen Bakan Dönmez, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bu alandaki cari açığımızın kapanmasına destek vereceğiz. Bir örnek vermek gerekirse orta büyüklükte bir santralin otomasyonu ortalama 3 milyon dolara mal oluyor. Yerli otomasyon sistemini bu bedelin yaklaşık 10’da 1’ine üretiyoruz. Aradaki fark sistemin diğer santrallere de uygulanmasıyla daha da katlanacak ve ciddi miktarda bir finansal kaynak yurt içinde kalacak. EOS ile santral otomasyon sistemlerimize yapılan siber ataklara karşı sistemimizi daha güvenli bir hale kavuşturacağız. En önemlisi de az önce yukarıda saydığım en büyük handikaplarımızdan birini ortadan kaldırarak, hidrolik santral tesislerimize uzaktan izleme ve kontrol kabiliyetleri kazandıracağız. EOS ile endüstriyel tesiste bulunan çeşitli sensörlerden verileri toplayarak, bu verileri tesisin otomatik kontrolünü gerçekleştirmek ve tesisi yönetmek amacıyla kullanacağız. Proje kapsamında alt gruplar tarafından ortaya konulan yazılımsal ve donanımsal birçok ürün bulunuyor. EÜAŞ Elektrik Otomasyon Sistemimiz; EOS donanımları, kontrol bilgisayarları, Scada yazılımları, mühendislik programı, kontrolcü yazılımı, veri iletişimi için ağ altyapısı, iletişim protokolleri, veri tabanları ve siber güvenlik altyapısı olmak üzere farklı öğelerin entegre bir şekilde bir araya getirilmesinden oluşuyor. EOS’da kullandığımız donanım ürünlerinin tasarımları; kavramsal, temel ve detaylı tasarım olacak şekilde dünya çapında kabul görmüş tasarım yöntemleri kullanılarak hazırlandı. Ekran tasarımlarında sadelik ve uzun süre kullanım gibi faktörler göz önüne alınarak kullanıcı dostu tasarımlar devreye alındı.”
“EOS PROJE GRUBUMUZ SİSTEMİN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN SÜREKLİ TAKİP VE İZLEME SÜRECİNİ GERÇEKLEŞTİRİYOR”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “EOS çalışmalarına ilk etapta yazılım, donanım ve siber güvenlik olmak üzere 3 alt grupta toplam 14 kişilik çekirdek bir ekiple başladık. Geliştirme aşamasının ardından imal edilen sistemleri, laboratuvar ortamındaki test düzenekleri ve pilot tesis olarak seçilen Antalya Kepez II Hidroelektrik Santrali’nde kurarak ilk denemeleri gerçekleştirdik. Kepez II Hidrolik Santral, 2x3 MW kurulu güce sahip küçük boyutlu bir elektrik üretim tesisimiz. Bu yüzden burada sağlayacağımız başarı, daha büyük boyutlu HES’lerimiz için de önemli veriler sağlayacaktı. Pilot çalışmalar kapsamında Kepez II HES için veri listeleri, Scada ekran tasarımları, saha algoritmaları oluşturuldu ve test edildi. Ardından pano montaj proje çizimleri, pano ve saha kablolama, saha montajla ilgili çalışmalar tamamlandı ve Kepez II sahasında başarıyla kurulara sistem devreye alındı. Hamdolsun sistemimiz bugüne kadar sorunsuz bir şekilde çalıştı ve çalışmaya devam ediyor. Sistemin kurulma ve işletim aşamasının akabinde, EOS proje grubumuz sistemin geliştirilmesi için sürekli takip ve izleme sürecini gerçekleştiriyor” şeklinde konuştu.
“10 MİLYAR DOLARA VARAN ELEKTRİK ÜRETİM EKİPMANLARI VE ELEKTRONİK KOMPONENTLER YATIRIMI YURT İÇİNDE KALACAK”
Bakan Dönmez, “Önümüzdeki yıllarda inşallah proje grubunu daha da genişleteceğiz ve sistemin diğer EÜAŞ santrallerine de yaygınlaşması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. EÜAŞ’ın TÜBİTAK ile birlikte yürüttüğü bir diğer projesi olan MİLHES’de de geçtiğimiz günlerde sözleşme imzalandı. Sarıyar HES Rehabilitasyon projesi kapsamında düşey tip Francis türbini, hız regülatörü, ikaz sistemi, koruma sistemleri ve tüm diğer yardımcı bileşenler yerli imkânlar kullanılarak en baştan tasarlanıp, üretilecek ve devreye alınacak. EÜAŞ’ın HES’lerde kullandığımız ekipmanların yerlileştirilmesi için başlattığı projelerle toplam 10 milyar dolara varan elektrik üretim ekipmanları ve elektronik komponentler yatırımı yurt içinde kalacak. Bu durum elbette bu alandaki yerli temel ve yan sanayinin gelişimi için de önemli bir motor güç olacak” açıklamasında bulundu.
“2023 VİZYONUMUZ SİZLERİN TUTKUSU VE ENERJİSİYLE HAYAT BULACAK”
Türk mühendisliğinin önemli bir marka olarak dünyadaki rakipleriyle boy ölçüşür hale geleceğinin altını çizen Bakan Dönmez, “Bizlere bu gururu, bu sevinci yaşatan EÜAŞ Genel Müdürümüze, yöneticilerine, sahada bu iş için ter döken proje ekiplerimize ve mühendislerimize teşekkür ediyorum. Sizlerin sayesinde enerji teknolojilerinde Türk mühendisliği önemli bir marka olarak dünyadaki rakipleriyle boy ölçüşür hale gelecek. Yürekten inanıyorum ki Türkiye’nin yüksek idealleri, heyecanla, aşkla, şevkle yürüdüğümüz 2023 vizyonumuz sizlerin tutkusu ve enerjisiyle hayat bulacak. Bu teknolojik yatırımın ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini temenni eder, sizleri saygı ve muhabbetle selamlarım” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
(İHA)
Kaynak: İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.