Bakan Soylu: “Polislik bir şeref, haysiyet ve onur mesleğidir”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Polislik bir şeref, haysiyet ve onur mesleğidir” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, KOM Daire Şehit Altuğ Verdi Toplantı Salonu’nda düzenlenen ‘Poliste Psikolojik Sağlamlık Semineri’ne katıldı. Programda konuşma yapan Bakan Soylu, “Projenin temel amacı polisteki psikolojik sağlamlığın ve iyilik halin arttırılmasıdır” ifadesini kullanırken, Polis Bakım ve Yardım Sandığı’nın (POLSAN) yaptığı çalışmalar sonucunda mesleğe yeni giren polislerin, bugünün parasıyla sadece polis sandığından 350 bin lira emekli ikramiyesi alacaklarını ifade etti. Soylu ayrıca önümüzdeki yıl jandarma, sahil güvenlik, polis teşkilatı ve İçişleri Bakanlığı teşkilatının güzel bir spor olimpiyatı yapacağı müjdesini verdi.
“DEVLETİN EMEK VERDİĞİ YILLARCA BİLGİ VE BECERİ İLE DONATTIĞI İNSANLAR BİRDEN ZİHNİNİ KİRALAYARAK DEVLETİMİZE İHANET ETTİLER”
Hedefleri olan ve toplum huzurunu, asayişini ve güvenini temin etmek için fedakarlık ortaya koyan bir teşkilat olduklarını belirten Bakan Soylu, “Bazen yüksek mesai ve olağanüstü fedakarlık, kendimizi ihmal etmek gibi bizim de sonradan zor telafi edeceğimiz sonuçlar ortaya çıkarıyor. Biz ne kadar birbirimize ihtimam gösterirsek toplumumuzun huzurunu, refahını ve buna yansımayı o derece üst seviyeye çıkarırız. Bir taraftan bunu sağlamaya çalışan ama bir taraftan da çalışma ortamımızı da iyi bir noktaya çekmeye çalışan bir programı yaklaşık 3-4 yıldır arkadaşlarımız ile birlikte sabırla uyguluyoruz. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra arınma, temizlenme ve milletimiz ile bu teşkilata ihanet edenleri bu teşkilatın dışına atıp, hukukun ve adaletin önüne teslime etme zaman dilimi içerisinde sayısal olarak da teşkilatımızın zor duruma düştüğünü ifade etmem lazım. Biz bunları kimseyle paylaşmadık. Çok uzun zamandan bu yana emek verdiğimiz, devletin emek verdiği yıllarca bilgi ve beceri ile donattığı insanlar birden zihnini kiralayarak devletimize ihanet ettiler” açıklamasında bulundu.
“POLİSLİK BİR ŞEREF, HAYSİYET VE ONUR MESLEĞİDİR”
Soylu, “Teşkilatımız 12-12 çalışıyordu. Çünkü sayımız yeterli değildi. Vatanını, milletini, devletini seven, bu hain örgüt FETÖ’ye karşı yıllarca büyük bir mücadele içerisinde olmuş arkadaşlarımız, hangi birimde olursa olsunlar bir tercih ortaya konularak özellikle terör gibi önemli birimlere nakledildiler. Böylece diğer birimlerde ciddi boşluklar söz konusu oldu. Ama bunu vatandaşımıza hissettirmemeye çalıştık. 12-12 çalışarak, yani 12 saat mesai 12 saat dinlenme tekrar 12 saat çalışarak neredeyse 2,5 - 3 yıl nefes almadan bu teşkilat ülkemizin 15 Temmuz’dan sonra hepimizin arzu ettiği hizaya gelebilmesi için büyük çaba sarf ettiler. Bu dönem içerisinde en ufak bir ‘of’ bile demeden sadece bu hainlerden kurtulmanın, bu devlete, millete ve bu topraklara verdiği katkıyı düşünerek hiçbir zaman çalışma ve mesai koşulları konusunda söz etmediler, sabırla beklediler. Elbette daha sonra birçok birimimizde mesai saatleri periyodu oluşturuldu. Bu bizi biraz daha rahatlattı. Polislik ne aldığı maaşla ne diğer meslekler gibi farklıklarla ölçülür. Polisliğin karşıtlığı veya ölçülebilirliği yoktur. Bir şeref, haysiyet ve onur mesleğidir” diye konuştu.
“PROJENİN TEMEL AMACI POLİSTEKİ PSİKOLOJİK SAĞLAMLIĞIN VE İYİLİK HALİN ARTTIRILMASIDIR”
Türkiye’deki günlük hırsızlık olayının 285’ten 170’lere düştüğünü hatırlatan Bakan Soylu, “Uyuşturucuda tarihin en büyük operasyonlarını yaptık. Uyuşturucuya bağlı ölümler Adli Tıp rakamları 2016 yılında 941’di. Bu seneyi inşallah 300’ün altında tamamlayacağız. Orada da önemli bir düşüş var. Terörle mücadele ile ilgili sahadaki kahramanlıklarla ilgili herhangi bir şey söylememin gereği yok. Tüm birimlerimiz canhıraş bir çalışma ortaya koyuyor. Burada polislerimizin karşı karşıya kaldığı durumu düzeltmek için hakikatten ortaya çıkan çalışmaların sonucunu arkadaşlarımızla, onların da tecrübeleriyle beraber, bilimsel desteklerle beraber masaya yatırdık. Tüm detayları verilen ‘Öğren-Fark et-Yardım et’ anlayışıyla bildikte bu projenin hedef kitlesi olarak personelimizi, ailemizi ve çalışma ortamımızı ele aldık. Projenin temel amacı polisteki psikolojik sağlamlığın ve iyilik halin arttırılmasıdır. Yani 360 derecelik bir çalışma başladı. Bireysel ve grup görüşmeleri başladı. 2018 yılında 9 bin 144 bireysel görüşme yapıldı. 2019’da 14 bin 478 bireysel görüşme yapıldı. Salgına rağmen 2020’de 42 bin bireysel görüşme yapıldı. Bizim hedefimiz burada çok daha yüksek” dedi.
“ALDIĞIMIZ BİR KARAR SONUCU POLİSLERİMİZİN EVLİLİK YIL DÖNÜMLERİNDE ONLARA 1 GÜNLÜK ‘EVLİLİK YILDÖNÜMÜ İZNİ’ VERİLMESİNİ KARARLAŞTIRDIK”
Polis Bakım ve Yardım Sandığı’nın (POLSAN) FETÖ’nün oyuncağı haline geldiğinin altını çizen İçişleri Bakanı Soylu, “Aldığımız bir karar sonucu polislerimizin evlilik yıl dönümlerinde onlara 1 günlük ‘Evlilik Yıldönümü İzni’ verilmesini kararlaştırdık. Bu izni şu ana kadar 42 bin 221 polisimiz kullandı. Bundan en çok mutlu olan biziz. Memleketi için şehadeti göze alan büyük fedakarlık yapan polisimize her şey helaldir. POLSAN, FETÖ’nün oyuncağı haline gelmişti. 15 Temmuz’dan sonra orada bir adım daha atıldı. Bugün mesleğe giren polisler, bugünün parasıyla sadece polis sandığından 350 bin lira emekli ikramiyesi alacaklar. Amacımız polis sandığını iyi yöneterek, minimum 500 bin liraya çıkartmaktır. Bir iddiayı ortaya koyduk. 4 yıldır polis sandığımızın yönetiminde, arkadaşlarımızın gayretiyle karlılık, verimlilik, iyi portföy yönetimi ortaya koyarak hakikaten öz varlığımızı iki katından fazlaya çıkardık. Tam bir verimlilik yönetimi gerçekleştirdik. Kimse kusura bakmasın, isterseniz yarıştıralım. Türkiye’de portföy yönetimi konusunda polis sandığı örnek bir yönetim tarzı ortaya koydu" şeklinde konuştu.
“JANDARMA, SAHİL GÜVENLİK, POLİS TEŞKİLATIMIZ VE İÇİŞLERİ BAKANLIĞI TEŞKİLATIMIZ GÜZEL BİR SPOR OLİMPİYATI YAPACAĞIZ”
Gelecek yıl bir sürprizleri olduğunu da belirten İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Jandarma, sahil güvenlik, polis teşkilatımız ve İçişleri Bakanlığı teşkilatımız güzel bir spor olimpiyatı yapacağız. Hazırlıklar yapılıyor. Bunun da bir sosyal etkinlik ve heyecan oluşturacağına inanıyorum" diyerek açıklamasını sonlandırdı.
(Yunus Emre Kartal - Yunus Özkan/İHA)
Kaynak: İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.