Bakan Soylu Hakkari’de güvenlik toplantısına katıldı
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hakkari’nin PKK terör örgütü nezdindeki anlamının diğer illerden biraz daha farklı olduğunu belirterek, “Burası terör örgütünün Kuzey Irak’a geçiş kapısı olarak gördüğü, Kuzey Irak’a giriş çıkış kapısı olarak gördüğü bir yer” dedi.
Hakkari’de video konferans aracılığıyla 81 il valisiyle korona virüs salgın süreciyle ilgili toplantı yapan ve geceyi Sat Göllerinin bulunduğu İki Yaka’daki bir üs bölgesinde geçiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bugün de Hakkari Valiliğindeki güvenlik toplantısına katıldı. Toplantıya, Bakan yardımcıları Muhterem İnce, Mehmet Ersoy, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş, Hakkari Valisi ve Belediye Başkan Vekili İdris Akbıyık, askeri ve polis yetkilileri katıldı. Güvenlik toplantısı öncesi açıklamalarda bulunan Soylu, “Hakkari üzerindeki güvenlik başlıklarıyla ilgili gelen bir değerlendirme bulunmak üzere bir arya geldik. Dün akşam geldiğimiz Hakkari’de 81 il valimizle birlikte korona virüs tedbirlerini değerlendirdik. Ardından özellikle terörle mücadelemizde bizim için çok önem taşıyan üs bölgelerimizden biri olan geçen yılın sonu gibi tamamladığımız jandarmamızın şu anda kullanımında olan Göllerbaşı üs bölgesinde kaldık. Ardından yine buralar binlerce yıllık tarihin bize emaneti. Tabi ki terör hem tarihi hem doğayı, hem turizmi hem bize bırakılan emanetleri gölgede bıraktı. Bir taraftan Türkiye’de karın en güzel yaşandığı yer burasıdır. Bu yıl inşallah güzel bir kar festivali yapılacak bu ayın sonuna doğru Şırnak’taki rafting, Gençlik ve Spor Bakanımızın talimatıyla Hakkari’de devam edecek. Bu da Spor Bakanımızın Hakkari’ye olan alakasının bir neticesidir. Yine bunlarla birlikte 7 bin yıllık bir tarihi kendi içerisinde barındıran mezarlar mağaraların içerisindeki tarihi mirasları içerisinde barındıran 14 gölden müteşekkil. Göller Başı Üs Bölgesi’ne gittik ve orada Sat Göllerinde birlikte arkadaşlarımızla birlikte turizmle açılmaması imkansız olan dağlar. Bir tarafta dağların ve kayaların haşmeti diğer tarafta göllerin güzelliğiyle buluştuğu muhteşem bir havası, manzarası Allah’ın bize bahşettiği muhteşem bir alan. Orayı gördük birilerinin temel hedefi hayali orada teröristlerle birlikte beraber kahve içmekti. Ama bu milletin birliği onu onlara nasip etmedi ve bilmenizi isterim burada Göllerbaşı gölgesinde milletimizin birliği ve beraberliği ile bugün burada güvenlik toplantısı için birlikte olduğumuz arkadaşlarımızla birlikte çay kahve içmek nasip oldu. Şükürler olsun önümüzdeki yıl inşallah milletimizin en güzide gezi yerlerinden biri olacak. Burada bir kez daha söylemek isterim bugün nasıl İki Yaka Dağları’ndaysak, inşallah önümüzdeki ocak, şubat, mart aylarından birinde arkadaşlarımız hazırlık yapıyor. Burada kar festivali yapılırken inşallah Ağrı Dağı’nda da tırmanış gerçekleştireceğiz. Bizim için ayrı bir güzellik ve geçen hafta Beytüşşebap’ta yaşadığımız o güzellik inşallah ülkemizin her köşesinde de gerçekleştireceğiz. Önceki akşam da Ayvalık’taydık orada sahil güvenlikle ilgili bir denetlememizi gerçekleştirdik. Ayvalık’taki aynı huzurun Hakkari’de de aynı huzurun yaşanmasından büyük bir Türkiye’den, büyük bir onur ve gurur duyuyoruz” dedi.
“Türkiye’nin en yüksek üs bölgesine geçtik. İlk kez bir üs bölgesinde yer altında tüneller var, yer altındaki tünellerle kuleler bir birine bağlanıyor” diyen Soylu, şöyle devam etti:
“İçerisinde her türlü teknik donanım ve cihaz söz konusu her türlü mühimmat söz konusu ve oraya yapılan yolları da helikopterden görme fırsatımız oldu. Bunlar gerçekten insan üstü gayretle gerçekleştirilen adımlar. Bunlar devletimizin büyüklüğünü bize verdiği gururu bir kez daha yansıtmaktadır. Şimdi burada hem terörle mücadeleyi hem asayişi hem göçü, hem uyuşturucuyla mücadeleyi, hem de arkadaşlarımızın ortaya koyacağı sunumları hep birlikte değerlendireceğiz. Terörle mücadele hepinizin malumu olduğu üzere Hakkari ilimiz terörle mücadele ve güvenlik ile ilgili olarak belki de Şırnak’la birlikte en kritik coğrafi konuma sahip illerimizden birisidir. Biraz önce gittiğimiz yerden kuş bakışı gördüğümüz yer Basyan, yani Irak’ın kuzeyinin bize bakan tarafı hem İran hem Irak’a sınırı olan dolayısıyla gerek terör geçişleri, gerek kaçak göçmen geçişleri, hem de buna bağlı olarak uyuşturucu ticaretiyle ilgili yüksek bir risk barındırmaktadır. Hakkari’nin PKK terör örgütü nezdindeki anlamı ise diğer illerden biraz daha farklıdır. Burası terör örgütünün Kuzey Irak’a geçiş kapısı olarak gördüğü Kuzey Irak’a giriş çıkış kapısı olarak gördüğü bir yer. Kuzey Irak, örgüt için hem coğrafi konum itibariyle, hem de yüksek arazi yapısının verdiği imkanlar sebebiyle geçmişten beri terör örgütünün temel üslenme alanı lojistik ve karargah bölgesi konumundadır. Dolayısıyla buraya açılan kapı olan Hakkari’nin terörle mücadeledeki stratejik önemi her halde burada izaha muhtaç değildir. Yurt içinde de Tunceli’den Artvin’e Diyarbakır’dan Erzurum’a Karadeniz’e kadar örgütün ilettiği tüm grupların ana giriş kapısı. İlk planlamaların yapıldığı yer yine Şırnak’ın bir bölümü, Hakkari, ‘serhat’ bölgesi denilen Kars’ı ve Ağrı’yı içine alan bölge olarak esas itibariyle aktarım merkezi ve aktarım alanları olarak nitelendirilebilir.”
Bir başka açıdan Hakkari’nin öneminin ise örgütün özellikle burayı kendine ait bir merkez olarak nitelendirme merakından oluştuğunu söyleyen Bakan Soylu, “Örgüt burada özellikle yıllarca ortaya koymuş olduğu baskı sebebiyle terörü kendine bir araç ve maşa olarak kullanmak sebebiyle Hakkari’mizin, Yüksekova’mızın gelişmesini engelleme konusunda da siyasi bir amaç gütmüştür. Onun için buranın her açıdan büyük bir önemi var. Bizim açımızdan da. Eğer burada terörü minimize edersek eylem kabiliyetini buradan sıfırlarsak. Tüm Türkiye terörle mücadeleye model kazandırmak mümkün olur. Buradaki en kritik nokta şu dur Hakkari’deki terörle mücadeleyi Irak’ın kuzeyiyle birlikte düşünmek durumundayız ki Türkiye aynen Fırat Kalkanı hareketi bölgesinde, Barış Pınarı Harekatı bölgesinde ve Zeytin Dalı Harekatı bölgesindeki Cumhurbaşkanı’mızın talimatları çerçevesinde ve yönetimi çerçevesinde terörü kaynağında yok etme prensibiyle hareket ettiği gibi Irak’ın Kuzeyinde de terör örgütünün yuvalandığı yerleri teker teker ortadan kaldırabilmek için biraz önce bahsettiğim Avaşin, Basyan ve Hakurk’a kadar olan hatta Zap, Metina ve Haftanin alanına kadar. Allah razı olsun Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ortaya koymuş olduğu büyük bir harekat kabiliyetiyle terörü kaynağında yok etme kapasitesini bugün gerçekleştirmektedir. Bu bizim için önemli bir stratejik adımdır. Oraya sarkmadan bu mücadeleyi verseydik arzu ettiğimiz neticeye ulaşmamız elbette ki zor. Dolasıyla operasyonlarımızı, attığımız adımları terörü kaynağında yok etme prensibiyle düşünmek durumundayız. Bu özellikle son olarak vatandaşlarla temasımızı, bilhassa terörün bitişini anlatmak üzere arttırmalıyız” ifadelerini kullandı.
“Evlatlarımız şahadeti göze alarak terör örgütünün etkisini tasfiye etmeye çalışıyor”
Dün gece de Hakkari sokaklarını gezdiğini hatırlatan Soylu, şöyle dedi:
“Allah nasip ederse Sanayi Bakanımızın da ilgisi çerçevesinde organize sanayi bölgesi programı altında burada muhteşem bir sonuç oluşturacak. Özellikle Ağrı, Muş’ta, Mardin’de olduğu gibi ciddi bir tekstil söz konusu onlarda buranın istihdamına yönelik önemli adımlar ortaya koyacaktır. Bu da şu demektir. Huzur istihdamı arttırıyor, ekonomiyi canlandırıyor eğitimi iştahlandırıyor. Şimdi Hakkari Üniversitesi’nin yeni yapılan yerleşkesini havada gördük. muhteşem ve mükemmel. Yüksekova’da bütün yollar betonlanıyor. Alt yapı bitmiş durumda. Yine Cumhurbaşkanımızın talimatıyla gerçekleştirilen Hakkari-Yüksekova geçişi tamamlanıyor. Yine çevre yolu ile ilgili bir düzenlemeye başlanıyor. Huzur sadece eğitimi ve ekonomiyi etkilemiyor. Sporu da etkiliyor. Kapının önünde Hakkari’nin kız futbol takımı vardı. Vali beyle rekabet ediyoruz. Bir takımı biz, bir takımı vali bey destekliyor. Bunun dayandığı yer huzurdur, bunu da sağlamak için evlatlarımız şahadeti göze alarak terör örgütünün etkisini tavsiye etmeye çalışıyor. Sadece kendisini değil, etkisini tavsiye etmeye çalışıyorlar. Allah yardımcımız oluyor inşallah. Vatandaş bir devlet yetkilisiyle burada her an temas etmelidir. Özellikle Doğu ve Güneydoğu’da valilerimizin ve kaymakamlarımızın kapıları sonuna kadar vatandaşımıza açık olmalıdır. Hangi meseleler olursa olsun valilerimizin ve kaymakamlarımızın kapıları sonuna kadar açık olmalıdır. Burada derdi olan vatandaşımız soluğu vilayet binasında kaymakamlık binasında bulmalıdır ve dertler çözülmelidir. İnşallah bunu da hep birlikte başaracağız. Vatandaşımız bizi kendinden uzak görürse geçmiş dönemde yaşadık ki o boşluğu terör örgütünü propagandası doldurmaya kalkmaktadır. Buna hep beraber bizim mani olmak toplumsal sorumluluğumuz ve milli görevimizdir. Özellikle öğrencilerimize, valilerimizin ve kaymakamlarımızın temas etmesi gerekir. Onları büyük Türkiye’ye, dünyaya hazırlamaları gerekir onların da bir gün vali, rektör, dekan işini yapan herkes tarafından takdir edilen bir doktor, mühendis olabileceklerini ifade etmemiz lazım. Sadece örgütle silahlı mücadele etmek süreci uzatır. Allah razı olsun Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum. Yollar, havalimanları, hastaneler, okullar, kadın merkezleri oluşturulan iş imkanları 19 yıldır bu huzur ortamını oluşturacak alt yapıyı hazırlamıştır. Doğu ve Güneydoğu’nun batıdan hiçbir eksiği yok. Bütün bunları gerçekleştirirsek önümüzdeki yıl Hakkari festivallerin kenti olacak. İş adamların akın edeceği, fabrika ve atölyelerini açtıran bir şehir olacaktır. Hakkari, spor müsabakalarında altın madalyaların taşındığı bir şehrin adı olacaktır. Hayvanlar yaylalara çıkmaktadır, sınır kapıları işlenmektedir.”
Hakkari’deki asayiş olaylarında azalma
Hakkari genelindeki asayiş durumu ile ilgili de bilgiler paylaşan Bakan Soylu, “2019 ile 2020 yıllarının ilk dokuz ayları karşılaştırıldığında ülke genelinde tüm asayiş olaylarında Türkiye geneli yüzde 3.6, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 0.4, Hakkari’de ise yüzde 10.7 azalış gerçekleşmiştir. Yani terörle mücadelede başarı elde ettikçe güvenlik güçlerimiz asayişle mücadeleye de artık vakit ayırmaktadır ve ciddi bir azalış söz konusudur. Tüm asayiş olaylarını aydınlatmada Hakkari Türkiye’nin neredeyse 7 puan üstündeydi. Olay oluyor aydınlanmıyor. Türkiye geneli yüzde 86, Doğu Anadolu Bölgesi yüzde 92.7 Hakkari’de yüzde 93.7 aydınlatma. Mal varlığına karşı işlenen olaylarda hem Türkiye, hem de Doğu Anadolu Bölgesine göre keskin ve yüksek bir azalma görüyoruz. Türkiye’de yüzde 6.6 Doğu Anadolu bölgesinde yüzde 5.5 Hakkari de ise yüzde 32.1 bir azalış söz konusudur. Bunu da başarıyı bir grafik olarak Hakkari’nin hanesine yazmak gerekir. Benzer şekilde mal varlığına karsı işlenen 9 suçta Türkiye 7.8, Doğu Anadolu 4.4, Hakkari’de ise yüzde 38’lik bir azalış var. Evden hırsızlık olaylarında ise mal varlığına karşı işlenen 9 suçtan çok daha büyük ve keskin bir azalış görüyoruz. Türkiye’de yüzde 13.2, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 3, Hakkari’de ise yüzde 71.2’lik bir azalış var. Yine benzer bir keskinlik evden hırsızlık günlük olay sayısında var. Türkiye’de yüzde 54, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 8, Hakkari’de ise bu sayı sıfır. Kişilere karşı işlenen 10 suça baktığımızda ise Türkiye’de yüzde 4.8, Doğu Anadolu Bölgesinde yüzde 5.1 artış, Hakkari’de ise yüzde 3.9’luk bir azalış var. Aslen huzur derken altı boş bir kavramı Hakkari’ye ve Türkiye’ye sunmuyoruz. Kişilere karşı işlenen olayları aydınlatma ve kişilere karşı işlenen 10 suçu aydınlatmada Hakkari, Doğu Anadolu ve Türkiye ortalamasında birbirine yakın bir seyir izlemektedir. Mal varlığına karşı işlenen olayları aydınlatmadaki durum Türkiye’de yüzde 53’tür, Doğu Anadolu ve Hakkari’de oranlar neredeyse aynı, bölgede yüzde 73.2 Hakkari’de yüzde 73.8. Değerli arkadaşlar bu çerçevede ilk baktığımızda hem Türkiye hem Doğu Anadolu Bölgesinde hiçbir asayiş başlığında başarısız olmadığımızı görüyoruz. Ancak bazı oranların daha aşağıya çekilmesi gerektiğine inanıyorum. Bazı başlıklarda çok dengeli durum söz konusuyken bazı başlıklarda ciddi bir anlamda azalış mevcuttur. Bunları hep birlikte değerlendirip ortaya koymalıyız” diye konuştu.
TÜRKİYE’DE UYUŞTURUCUYLA MÜCADELEDE YÜRÜTÜLEN OPERASYONLARA DA DEĞİNEN BAKAN SOYLU, ŞÖYLE KONUŞTU:
“Son yıllarda özellikle Diyarbakır’da uyuşturucuya yönelik uyguladığımız baskın, esrar üretimi ve dolaşımını çok aşağı noktalara çekti. Ülke içerisinde ise çok önemli operasyonlara imza attık. Esrardaki bu azalış da uyuşturucu noktasında yeni yönelişlere sebep oldu. Artık esrardan ziyade yakalanan maddelere bakılınca görüyoruz ki durum çok daha büyük oranda kimyasal görmüş vaziyette. İşin bu noktasında ise karşımıza Hakkari üzerinden ülkemize giren uyuşturucu meselesi çıkıyor. Hakkari hem İran hem Irak’a olan sınırları itibariyle uyuşturucu meselesinde çok hassas bir konuma sahip. Hakkari’ye uyuşturucu girişi özellikle İran sınırlarında gerçekleşmektedir. Giriş yapılan uyuşturucu maddelerinin başında ise eroin geliyor. Her ne kadar İran yönetimi ülkelerindeki bağımlı sayısından şikayetçiyse, İran’ın da bir geçiş güzergahı olduğunu, bir Afganistan hattı olduğunu elbette ki biliyoruz. Buna bağlı olarak İran pazarında Türkiye’ye, Türkiye üzerinden de Avrupa’ya gidiş elbette bir güzergah olarak önümüzde durmaktadır. Burada Van’ı biliyoruz, çok az Ağrı’yı biliyoruz, Hakkari’yi biliyoruz ve buradaki geçiş yollarını iyi biliyoruz. Hakkari üzerinden yalnız İran değil Irak üzerinden de uyuşturucu madde girişi mevcut. Ancak yakalamalarımızı bu noktada biraz daha özenle arttırmalıyız. Sınır geçişleri oldukça fazla. Terör örgütünün yüzde 25’lik geçmişte, oradaki bir takım yapılanmalara da yüzde 10’luk komisyonlar vererek bu maddeleri sınırımızdan sokmaya çalışıyorlar. Bunu hiç göz ardı etmemeliyiz. Bu konuda tetikte olmalıyız, fırsat vermemeliyiz. Geçişlerden para alan ve Avrupa piyasasının yüzde 90’ını elinde tutan PKK. Yöneticilerini özellikle uyuşturucu baronlarından seçen de PKK. İsterseniz isim de verilebilir. Kendi gelirlerini örtmek için ele geçirdiğimiz mağaralarda bol miktarda uyuşturucu bulduğumuzu hepimiz biliyoruz. Onun için bunların gençlerimize sızmadan onların tepelerine binmek bizim temel sorumluluğumuzdur.”
Düzensiz göçmen sorununa da değinen Bakan Soylu, “Bütün dünyanın birinci gündem maddesi haline gelen göç konusu, karşımızda sorunlar yumağını da beraberinde getiriyor. Diğer illerimizle kıyaslayacak olursak, Hakkari’deki göçmen sayısı oldukça az bir sayıdadır. Hem kendilerine uygun bir ortam bulamamaları hem de gelir elde edecekleri bir iş bulamamaları belki de bu azlığın en büyük vesilesidir. Ancak Hakkari’nin geçiş güzergahı olması, göçmen kaçakçılarını mıknatıs gibi kendisine çekmektedir. Kaçakçıların kaçırdıkları ve ekonomik olarak istismar ettiği göçmenler batı illerimizde karşımıza çıkmaktadır. Göçmenlerin de büyük oranını Suriyeliler, Afganlılar ve hatta Afrikalılar teşkil etmektedir. Onların kullandığı rota üzerinden de yoğun bir uyuşturucu trafiği oluşturma çabalarını da görüyoruz ama size memnuniyetle şunu ifade edeyim. Son zamanlarda Irak’ın kuzeyine sızdıkça, sınırda tedbirlerimizi arttıkça, kademeli olarak güvenliğimizi arttırdıkça bu sayı azalmaktadır. Hatırlarsınız bir dönem Derecik’te yoğunluk oluşturmuşlardı. Çöktük bitirdik, o izni vermemeliyiz. Çünkü insanları istismar ediyorlar ve acımasız davranıyorlar. Bu itibarla uyuşturucu konusundaki tedbirlerin büyük bir kısmını kaçak göç konusunda uygulamak zorundayız. Hakkari ve özellikle Hakkari sınırlarının ne kadar çetin bir coğrafyada görev yaptığınızın bir göstergesidir. Ancak bu da bize bir bahane vesilesi değildir, olmuyor da zaten. Elimizde birçok teknik imkan mevcut, bu imkanları da gün geçtikçe arttırıyoruz. Her türlü suça ve güvenlik tehdidine karşı bir seferberlik halindeyiz. Bu yüzdende hiçbir bahanenin arkasına sığınmadan elimizde ne var ne yok bütün imkanları kullanmaya gayret edelim, mevcut iyi işlerimizi de aynı hızla devam edelim” ifadelerini kullandı.
HAKKARİ’DE 1 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ
Hakkari’de yürütülen operasyon kapsamında 1 teröristin etkisiz hale getirildiğini söyleyen Soylu, “Biz burada masadayız. Biraz önce Jandarma Asayiş Bölge Komutanımız ve İl Jandarma Komutanımız operasyon bölgesinden geldiler ve yine çatışmada 1 terörist ölü ele geçirildi. Şırnak’ta da oldu. Yani huzurun bir bedeli var. Milletimizin huzurlu olması için biz bu bedeli ödemeye talibiz. Bedeli ne olursa olsun yeter ki milletimiz huzurlu olsun yeter ki çocuklarımız geleceğe güvenle baksınlar, yeter ki onların gelecekleri kararmasın, yeter ki onlar akşamleyin huzurlu bir şekilde yastığa başlarını koyduklarında Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bizler onların hayallerini gerçekleştirecek büyükleri olarak hafızalarında kalalım bu yeterdir” şeklinde konuştu.
Bakan Soylu, daha sonra basına kapalı bir şekilde güvenlik toplantısı gerçekleştirdi.
-İHA-
Kaynak: İHA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.